LIBRI
Epigrafi, Çeviri ve Eleştiri Dergisi
  • tr
  • en
  • Ana Sayfa
  • Dergi Hakkında
  • Son Sayı
  • Arşiv
  • Yayın Etiği
  • Yayın Gönderme
  • Yazım İlkeleri
  • Yayın Süreci
  • İletişim
Anasayfa » 2016 » Bizanslılar

Bizanslılar

Bizanslılar

Averil CAMERON

ISBN: 9786053326571
Sayfa: 323
Baskı Yılı: 2015
Baskı Yeri: İstanbul
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

LIBRI II (2016) 381-383
DOI: 10.20480/lbr.2016022
Geliş Tarihi: 25.06.2016 | Kabul Tarihi: 13.07.2016
Elektronik Yayın Tarihi: 03.08.2016
Telif Hakkı © Libri Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi, 2016

pdf  PDF indir

references  PDF görüntüle

info  Atıf Düzeni

A. CAMERON, Bizanslılar. İstanbul 2015. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 323 sayfa (24 resim, 10 harita ile birlikte). Çev. Ö. Akpınar. ISBN: 9786053326571

İmparator Constantinus, MS 11 Mayıs 330 yılında adıyla anılacak olan Constantinopolis şehrini doğuda ikinci bir Roma kenti yaratmak amacıyla kurmuştur. Kentin kurulması öncesinde, MS III. yüz­yıl içerisinde tüm Roma İmparatorluğu’nu etkisi altına alan büyük bir buhran dönemi yaşan­mıştır. Bu buhran sırasında imparatorluğun başkenti Roma, devlet idaresinden askeri yapıya ve ekonomiden düşünce sistemine kadar geniş bir perspektif genelinde ortaya çıkan tüm sorunlara müdahale etmek bakımından jeopolitik-stratejik olarak etkisiz bir konumda kalmıştır. Çok fazla ge­nişlemiş olan imparatorluğun başkentinin sıklıkla vuku bulan isyanlar neticesinde savunmasız kal­mış olması ve buna ek olarak imparatorluğun doğu sınırlarını tehdit eden Parth tehlikesinin de zuhur etmesi sebebiyle I. Constantinus tarafından imparatorluk başkentinin daimi olarak değişti­rilmesi kararı alınmıştır. Akabinde, imparator Theodosius’un imparatorluğu MS 395 yılında oğul­la­rı Arkadius ve Honorius arasında batı ve doğu olarak bölüştürmesini takiben MS 476 yılında Ba­tı Roma İmparatorluğu yıkılmış ve Doğu Roma İmparatorluğu ise 29 Mayıs 1453’teki yıkılışına ka­dar ayakta kalmıştır. Doğu Roma İmparatorluğu ya da bilinen diğer adıyla Bizans İmparatorluğu is­mini ilk olarak 16. yüzyılda yaşamış olan Alman tarihçi Hieronymus Wolf dile getirmiş; Edward Gibbon ise bu adlandırmayı meşru kılmıştır. Roma İmparatorluğu’nun devamı niteliğindeki Doğu Roma-Bizans İmparatorluğu, imparatorluğun köklerini yeni bir din olan Hıristiyanlık ile kaynaştı­rarak farklı bir kültürün temellerini atmıştır. Averil Cameron tarafından 2006 yılında kaleme alın­mış olan bu eser 2015 yılında Türkçe’ye çevrilmiştir. Konu başlığı ile ilgili olarak ilk ve son bölüm­lerde modern kaynaklardan alıntı yapılarak kısa anekdotlar kullanılmış ve aradaki her bölümde de antik kaynaklardan alıntılanan çeşitli pasajlara yer verilmiştir. Yazarın, Doğu Roma İmparator­lu­ğu’nun ilk imparatoru Constantinus’tan son imparator Constantinus XI Palaiologus’a kadar Bizans İmparatorluğu’nun kronolojik evrelerini (ekonomik, sosyal, siyasal, toplumsal ve dini açı­lardan) anlatmış olduğu bu eseri Önsöz (IX-XIV), Teşekkür (XV-XVI) ve Kısaltmalar (XVII-XVIII) kı­sım­larının ardından on ana bölüme ayrılmaktadır.

Bizans Neydi? (1-23) başlıklı ilk bölümde, Bizans İmparatorluğu hakkında kısa bir tanımlama ya­pıldıktan sonra Bizans’a yönelik güncel tutumlara ve de imparatorluğun temellerinin nasıl ve ne zaman atıldığı ile ilgili sorunsallara kısaca değinilmektedir. Buna ek olarak, Bizanslıların Hellen kim­likleri, dini inanışları, eğitim düzeyleri, idari sistemleri ve nüfus politikaları ayrı bir bölüm olarak ele alınmadan önce kısa bir giriş şeklinde bu bölümde ele alınmaktadır. Son olarak, bu bölüm da­hilinde yer alan ve sayfa 22-resim 3’te Ayasofya Kilisesi olarak belirtilen yapıya ait tanımlamanın Sultan Ahmet Camii olarak düzeltilmesi gerekmektedir. Bizans’ın Değişen Biçimi: Geç Antik Çağ’dan 1025’e (25-48) başlıklı ikinci bölümdeyse Bizans’ın genel tarih kronolojisi özelinde yeniden ko­num­landırılmasının gerekliliği hakkında kısa anlatımlara yer verilmektedir. Bu bölümde impara­tor Iustinianus’tan III. Leon’un dönemine kadar yaşanan tarihi-siyasi olaylar aktarılırken, impara­tor Heraclius Dönemi’nde yaşanan siyasi ve sosyal bunalımlara da değinilmektedir. Akabinde im­parator III. Leon’dan 1025 yılına kadar vuku bulan siyasi olaylar kronolojik bir perspektif içerisin­de ele alınmaktadır.

Bizans’ın Değişen Biçimi: 1025’ten 1453’e (49-74) başlığına sahip üçüncü bölümde, sınırları git­tikçe daralan imparatorluğun 1071’deki Malazgirt Savaşı neticesinde Anadolu’daki topraklarının büyük bir kısmını Selçuklu Türklerine bırakması ve yine aynı yıl içerisinde İtalya’da bulunan top­raklarının da Normanlar tarafından işgal edilmesi süreçleri mercek altına alınmaktadır. Buna ek olarak, Bizans İmparatorluğu’nun Haçlı Seferleri sırasında yaşadığı bunalımlar, 1204 yılındaki IV. Haçlı Seferi sırasında Constantinopolis’in kaybedilmesi ile yaşanılan facia ve son olarak impara­tor­luğun 1453’teki yıkılışına kadar süre gelen siyasal süreç de bu bölüm dahilinde incelenmekte­dir.

Bizans Serabı (75-92) isimli dördüncü bölümde imparatorluğun varlığını tehdit eden çeşitli un­surlar ve olaylar karşısında Bizans’ın ayakta kalmasını sağlayan faktörlere değinilmektedir. Diğer bir yandan; inşası giderek artan dini yapılar, gerçekleştirilen dini merasimler ve geçit törenleri nede­niy­le farklı uluslara mensup hacılar nezdinde cazip bir hac merkezi konumuna erişen Constanti­nopolis’teki tanrısal imparatorluk makamını ve saray kültürünü ayrıntılı bir şekilde açıklanmakta­dır.

Bizans’ın İdaresi (93-114) başlığını taşıyan beşinci bölümdeyse, Bizans’ın Geç Roma İmparator­luğu’ndan miras aldığı bürokratik yönetim ve vergi sistemlerine odaklanılmaktadır. Bununla bir­likte, MS VII. yüzyıldan itibaren kayda değer bir miktarda ekonomik gelir elde edilen bölgelerin Müs­lü­manlar tarafından ele geçirilmesi sonucu değişime uğrayan vergi sistemleri ve yönetim şe­kil­lerinden de bahsedilmektedir. Son olarak hanedan mensuplarının ekonomik açıdan güçlü ve mülk sahibi aristokratlar ile evlilikler vasıtasıyla oluşturdukları aile bağları ve de hanedanlıkla evli­lik bağı kuran bu aristokrat kesimin MS XI. yüzyıldan itibaren ulaşmış oldukları yeni makamlarla bir­likte kendi menfaatleri uğruna ne gibi faaliyetlerde bulunduklarına da değinilmektedir.

Ortodoks Bir Toplum mu? (115-138) başlıklı altıncı bölümde kilisenin imparator tarafından de­netim altında tutulan bir kurum olduğuna dair yaygın görüşün yanlışlığından ve de bütün Bizans­lıların dindar olduğuna dair varsayımın da hatalı olduğundan bahsedilmektedir. Diğer taraftan Katolik kiliselerinin batıda bulunan devletler üzerindeki siyasi etkisine nazaran doğuda bulunan Ortodoks kiliselerinin Bizans üzerinde aynı siyasi üstünlüğü kuramadığı vurgulanmaktadır. Bu du­rum; Manastır hareketleri, Ekümenik konsiller, İkonaklazm Dönemi ve de imparatorların kendi emelleri doğrultusunda kiliseye baskı yapması gibi nedenler özelinde incelenmektedir. İnsanlar Na­sıl Yaşardı? (139-159) olarak adlandırılan yedinci bölümdeyse toprak zengini aristokratların gösterişli hayatlarına ve bu hayatlarını sürdürebilmeleri için neler yaptıklarına kısaca değinil­mek­tedir. Buna ek olarak, kadınların Bizans toplumundaki yeri ve önemine, hukuksal ve dini açılar­dan ne gibi haklara sahip olduklarına da odaklanılmaktadır. Son olarak, Azizlerin yaşam öyküleri ve bu Azizlerin çeşitli hastalıklar konusundaki yetkinlikleri de ayrıntılı bir biçimde ele alınmaktadır.

Eğitim ve Kültür (161-196) başlığını taşıyan sekizinci bölümde Bizans İmparatorluğu Döne­mi’nde çok az sayıda insana, genellikle erkeklere kısmen de itibarlı bazı kadınlara verilen eğitim hak­kında bilgilendirmede bulunulmaktadır. Buna ek olarak -Azizlerin kendi yaşam öykülerinden edinilen bilgiler ışığında- Bizanslıların ailelerinin yanında, bilhassa annelerinden aldıkları dini eği­timden bahsedilmektedir. Yine bu bölümde Bizans toplumunda entelektüel bir zümrenin oluş­muş olması ve aldıkları eğitime bağlı olarak çoğu Bizanslının ders vermek için Avrupa’ya gitmesi gibi konular da mercek altına alınmaktadır.

Bizans ve Avrupa (197-216) başlıklı dokuzuncu bölümde, MS VII. yüzyılda, Müslümanların akın­ları sonrasında, Bizanslıların toprak kaybetmesi neticesinde yüzlerini kuzey ve kuzeydoğuya çe­vir­mesine ve odak merkezlerinin değişen Avrupa’ya yönelmesine değinilmektedir. Bu kapsamda, Balkanlar ve Doğu Avrupa’da oluşan yeni devletlerin Ortodoks Hristiyanlığa tabi olması, hanedan evlilikleri ve diplomatik bağlantılar ile birlikte Ortodoks Hristiyanlığının sınırlarının Rusya’ya kadar ulaşması ve de Bizans’ın dini gücüyle birlikte Avrupa’da söz hakkını devam ettirmesinden bahse­dilmektedir. Son olarak, Osmanlılar tarafından yıkılmış olan Bizans’ın sosyal-kültürel perspektif­teki etkilerinin dini ve sanatsal alanlarda devam ettiği aktarılmaktadır.

Bizans ve Akdeniz (217-238) isimli son bölümdeyse Bizans’ın Akdeniz genelinde Geç Antikçağın sonuna kadar elinde bulundurduğu liderliği Müslüman Arapların ilk fetihleri ile birlikte yavaş ya­vaş kaybetmesi ve de kaybedilen topraklar sebebiyle hem siyasi hem de ekonomik bir çöküntü­nün baş göstermesi üzerinde durulmaktadır. Bu kapsamda, Arapların kara gücünün yanında do­nan­ma gücünü de elde etmelerine bağlı olarak daha batıya ilerlemeleri ve onların Akdeniz’deki bu ilerleyişleri sonucunda yaşanan olaylar hakkında da bilgiler aktarılmaktadır. Son olarak da Bi­zans’ın gücünün kırılmasına, Arapların yerini alan Türkler ve de İtalya’dan yayılım gösteren Vene­diklilerin Doğu Akdeniz’deki hâkimiyeti ele geçirmelerine ve kısaca da Bizans’ın son zamanlarına de­ği­nilmektedir. Eser Sonuç (239-241), Kronoloji (242-251), Kaynaklar (253-282), Notlar (283-308) ve Dizin (309-323) kısımlarıyla sonlandırılmaktadır.

Genel olarak eserde Bizans’ın, Roma İmparatorluğu’nun bir devamı niteliğinde olmasının aksi­ne onun Hellen kimliği ile Hristiyanlığı birleştiren yeni bir kültür yarattığından bahsedilmektedir. Bu kültürün etkileri aristokratların zenginleşmesi ile birlikte siyasi olarak feodalite sisteminde de görülmüştür. Constantinopolis’in Osmanlılar tarafından fethedilmesi sonucunda birçok el yazma­sı ile birlikte kenti terk eden bilginlerin Rönesans’a olan etkileri ise kültürel sonuçlar göstermiştir. Dini, siyasi ve sosyal sorunlar içerisinde hem günümüz Balkan devletleri hem de bugünkü Rusya bu durumdan etkilemiştir. Bizans Devleti’nin varlığını yaklaşık olarak on bir asır boyunca devam et­tirmesi ve de günümüz dünyasını şekillendirmesi açısından söz konusu kitap etkileyici bir eser ola­rak karşımıza çıkmaktadır.

Akdeniz Üniversitesi, Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü,
Akdeniz Eskiçağ Araştırmaları Anabilim Dalı, Antalya

Mehmetcan ŞAHİN (MA)
mehmetcnsahin@gmail.com

  • Atıf Düzeni
  • Direkt Link

E. Alten, Berenice II Euergetis: Essays in Early Hellenistic Queenship. Yazar: B. F. van Oppen de Ruiter. Libri II (2016) 379-380. DOI: 10.20480/lbr.2016021

Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2016/021

3 Ağustos 2016 Aykan A.
← Berenice II Euergetis: Essays in Early Hellenistic Queenship
Imperial Transportation and Communication from the Third to the Late Fourth Century: The Golden Age of the Cursus Publicus →

eISSN: 2458-7826

Yayın Gönderme

Çalışmalarınızı Editöryal Prensiplere ve Yazım İlkelerine göre düzenledikten sonra,  libri@akdeniz.edu.tr
adresine gönderebilirsiniz.

SCImago Journal & Country Rank

eISSN: 2458-7826

    PhaseKapakWeb
    PhaseKapakWeb
    PhaseKapakWeb PhaseKapakWeb PhaseKapakWeb

    SAYI I (2015)

    SAYI II (2016)

    SAYI III (2017)

    SAYI IV (2018)

    Search for Publication

    En çok okunanlar

    • Arrianus’un Karadeniz Seyahati
      Arrianus’un Karadeniz Seyahati
    • Roma Portre Sanatı II
      Roma Portre Sanatı II
    • Tarih Manifestosu
      Tarih Manifestosu
    • Historia: Antikçağda Araştırma Fikrinin Doğuşu
      Historia: Antikçağda Araştırma Fikr...
    • Ortaçağ Türk Devletlerinde Hanedan Evlilikleri
      Ortaçağ Türk Devletlerinde Hanedan ...
    • Savaş Konularında Zeki ve Cesur Kadınlar
      Savaş Konularında Zeki ve Cesur Kad...
    • Ibis
      Ibis
    • Türk Hakanlığı Karahanlılar
      Türk Hakanlığı Karahanlılar
    • “Kyzikos Hadrian Tapınağı’nda Bulunan Geç Roma Definesi” Başlıklı Makale İçin Eleştiri
      “Kyzikos Hadrian Tapınağı’nda Bulun...
    • Ünlü Kentlerin Sıralaması
      Ünlü Kentlerin Sıralaması
    • Divan Edebiyatı Estetiği
      Divan Edebiyatı Estetiği
    • The Huns, Rome and the Birth of Europe
      The Huns, Rome and the Birth of Eur...
    • Moğol Dönemi İran’ında Kadın
      Moğol Dönemi İran’ında Kadın
    • Strabon, Geographika: XVII. Kitap
      Strabon, Geographika: XVII. Kitap
    • Orta Çağ’da Venedik, Papalık ve Türkler 1243-1353
      Orta Çağ’da Venedik, Papalık ve Tür...

    PhaseKapakWeb

    eISSN: 2149-7826

    Libri

    • Ana Sayfa
    • Dergi Hakkında
    • Son Sayı
    • Arşiv
    • Yazım İlkeleri
    • Yayın Süreci
    • İletişim

    Creative Commons Lisansı
    Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

    Son Çıkan Yayınlar

    • New and Revised Funerary Inscriptions from Nikaia XX 24 Aralık 2025
    • Pierres Errantes: Two Latin Inscriptions transported from the Docimium Quarries to Istanbul 24 Aralık 2025
    • Three New Inscriptions from Phaselis: An Imperial Dedication, an Honorific Inscription for Aurelia Apphia, and Christian Dipinto 23 Aralık 2025
    • Neue Inschriften aus Blaundos 23 Aralık 2025
    • A New Pankration Inscription from Attouda 23 Aralık 2025
    • The Themis Leonideios in the Light of a New Inscription 23 Aralık 2025
    • The Stone Memory of Space: Inscription–Architecture Integration and Urban Memory Engineering in Phaselis 17 Kasım 2025
    • Eine neue Agdistis-Inschrift aus Termessos und einige Gedanken zum Tempel N6 22 Ekim 2025

    Yayın Arama

    Arşiv

    Flag Counter
    • Ana Sayfa
    • Dergi Hakkında
    • Son Sayı
    • Arşiv
    • Yayın Etiği
    • Yayın Gönderme
    • Yazım İlkeleri
    • Yayın Süreci
    • İletişim
    Copyright © 2015 www.libridergi.org
    • Türkçe