Hesykhios Illustrius: Konstantinoupolis’in Yerel Tarihi
Çeviren: Elif ALTEN
DOI: 10.20480/lbr.2016016
Geliş Tarihi: 22.02.2016 | Kabul Tarihi: 10.04.2016
Elektronik Yayın Tarihi: 18.05.2016
Telif Hakkı © Libri Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi, 2016
Hesykhios Illustrius: Konstantinoupolis’in Yerel Tarihi. Çev. E. Alten. Libri II (2016) 308-327. DOI: 10.20480/lbr.2016016
Πάτρια Κωνσταντινουπόλεως κατὰ Ἡσύχιον Ἰλλούστριον
Hesykhios Illustrius: Konstantinoupolis’in Yerel Tarihi
1. Δύο καὶ ἑξήκοντα καὶ τριακοσίων ἀπὸ τῆς Αὐγούστου Καίσαρος μοναρχίας διεληλυθότων ἐνιαυτῶν τῇ πρεσβυτέρᾳ Ῥώμῃ καὶ τῶν πραγμάτων αὐτῆς ἤδη πρὸς πέρας ἀφιγμένων Κωνσταντῖνος ὁ Κωνσταντιόυ παῖς ἐπιλαβόμενος τῶν σκήπτρων τὴν νέαν ἀνίστησι Ῥώμην ἴσην αὐτὴν τῇ πρώτῃ χρηματίζειν προστάξας. ῎Ηδη μὲν γὰρ καὶ τυράννοις καὶ βασιλεῦσι χρησαμένην πολλάκις ἀριστοκρατίας τε καὶ δημοκρατίας πολιτευσαμένην τρόπῳ τέλος ἐπὶ τὸ προκείμενον <συνέβη> ἐξενηνοχέναι μέγεθος.
1. Augustus Caesar’ın tek başına yönetimi ele almasından 362 yıl sonra, antik Roma için olayların da kritik aşamaya geldiği sırada Konstantios oğlu Konstantinos, krallık yetkilerini ele alınca eskisiyle aynı görkemde olmasını sağlayacak düzenlemelerde bulunarak Yeni Roma’yı (Byzantion) kurar. Zaten tiranlar ve krallar tarafından hem aristokratik hem de demokratik tarzda sık sık idare merkezi olarak kullanılmasından dolayı sonunda (Konstantinos’tan) önceki görkemine ulaşması mümkün olur.
2. Λεκτέον δὲ ἡμῖν, ὅπως τε ἐξ ἀρχῆς γέγονε καὶ ὑπὸ τίνων ἀπῳκίσθη, ἐκ τῶν ἀρχαίων ποιητῶν καὶ συγγραφέων τὴν ὑπόθεσιν ποιουμένοις.
2. Öncelikle eski şairlerden ve derleyicilerden yola çıkarak kentin başlangıçta nasıl meydana çıktığı ve kimler tarafından kolonize edildiğine dair yaptığımız çıkarımdan bahsetmemiz gerekir.
3. Φασὶ μὲν Ἀργείους πρώτους χρησάσης αὐτοῖς τῆς Πυθίας οὕτως
“Ὄλβιοι, οἳ κείνην ἱερὴν πόλιν οἰκήσουσιν
ἀκτὴν Θρηικίην στενυγρὸν παρά τε στόμα Πόντου,
ἔνθα δύο σκύλακες διερὴν μάρπτουσι θάλασσαν,
ἔνθ᾽ ἰχθὺς ἔλαφός τε νομὸν βόσκονται ἐς αὐτόν”
πήξασθαι τὰς οἰκήσεις ἐν ἐκείνῳ τῷ χωρίῳ, ἐν ᾧ Κύδαρός τε καὶ Βαρβύσης ποταμοὶ τὰς διεξόδους ποιοῦνται, ὁ μὲν τῶν ἀρκτῴων, ὁ δὲ τῶν ἑσπερίων προρρέοντες καὶ κατὰ τὸν τῆς λεγομένης Σεμέστρης νύμφης βωμὸν τῇ θαλάσσῃ μιγνύμενοι.
3. Pythia onlara (Argoslulara) şu kehaneti verdikten sonra:
“Karadeniz’in daracık ağzında
Trakya sahilinde bulunan bu kenti
İskan edecekler ne mutlu kişilerdir!
Burada 2 köpek yavrusu kurşuni denizi yalarlar,
Balıkla geyik burada aynı otlakta yemlenirler”.
İlkin, Argosluların yerleşkelerini, biri kuzeyden diğeri batıdan akarak Semestra olarak bilinen nymphe’nin tapınağı civarında denize karışan Kydaros (Alibeyköy Deresi) ve Barbyses (Kağıthane Deresi) ırmaklarının ağızlarının bulunduğu bu yerde kurduklarını söylerler.
4. Ἐπεὶ οὖν εἰς τὴν εἱμαρμένην ἀφίκοντο <χώραν> καὶ θυσίαις τοὺς ἐγχωρίους ἐξιλάσκοντο δαίμονας, κόραξ τῆς ἱερουργίας ὑφαρπάσας βραχύ τι μέρος εἰς ἕτερον μετέθηκε τόπον, ὃς ἔχει τὴν τοῦ Βοσπόρου προσηγορίαν βουκόλου τὴν τοῦ ὄρνιθος ὑποδείξαντος πτῆσιν, ἀφ᾽ οὗπερ καὶ Βουκόλια ἐκεῖνο τὸ χωρίον ἐκλήθη.
4. Kendilerine tahsis edilen bu bölgeye gelip kurbanlarla yerel tanrıları teskin ettikleri sırada, bir karga kurban etinden bir parça kapıp bunu Bosporos denen, ama kuşun uçuşuna bir çobanın dikkat çekmesinden ötürü bu andan itibaren Boukolia (Çobanlık) olarak da adlandırılan karşı yakaya götürür.
5. Ἕτεροι δὲ Μεγαρεῖς ἱστόρησαν ἀπὸ Νίσου τὸ γένος κατάγοντας εἴσπλουν ἐν αὐτῷ ποιησαμένους τῷ τόπῳ ὑφ᾽ ἡγεμόνι Βύζαντι, οὗπερ τὴν προσηγορίαν μυθεύουσι τῇ πόλει προστεθῆναι. Ἄλλοι δὲ Σεμέστρης τῆς ἐπιχωρίου νύμφης παῖδά τινα γεγονότα τὸν Βύζαντα ἀναπλάττουσιν.
5. Diğerleri ise adını kente verdiği söylencesini anlattıkları Byzas’ın rehberliğinde aynı yere gemi yolculuğu yapanların Nisos’un soyundan gelen Megaralılar olduğunu aktarırlar. Bazıları da Byzas’ın bölgenin nymphe’si Semestra’nın oğlu olduğunu düşünürler.
6. Οἱ μὲν οὖν διαφόροις ἐχρήσαντο λόγοις, ἡμεῖς δὲ πιθανὴν τὴν ἱστορίαν τοῖς ἐντυγχάνειν ἐθέλουσιν παραστῆσαι βουλόμενοι ἐκ τῆς Ἰνάχου θυγατρὸς Ἰοῦς τὴν ἀρχὴν προσφόρως ποιούμεθα. Ἰνάχου γὰρ τοῦ Ἀργείων βασιλέως γέγονε θυγάτηρ Ἰώ. Ταύτης τὴν παρθενίαν ἐφύλαττεν Ἄργος, ὃν πολυόμματον λέγουσιν. Ἐπεὶ δὲ Ζεὺς ἐρασθεὶς τῆς κόρης πείθει τὸν Ἑρμῆν δολοφονῆσαι τὸν Ἄργον, λυθείσης δ᾽ αὐτῇ τῆς παρθενίας ὑπὸ Διὸς εἰς βοῦν μεταβάλλεται.
6. O halde başkaları farklı anlatımlar kullanırken, biz ise inandırıcı bir incelemeye ulaşmayı dileyenlerle aynı safta bulunmayı istediğimiz için uygun bir şekilde başlangıcı Inakhos’un kızı Io’ya atfediyoruz. Zira Io, Argosluların kralı Inakhos’un kızı olarak dünyaya gelir. Bunun bekaretini çok gözlü olduğu söylenen Argos korumaktadır. Genç kıza aşık olup Argos’u bir hileyle öldürmesi için Hermes’i ikna etmesinin ardından kızın bekareti Zeus tarafından bozulur ve (kızcağız) bir ineğe dönüştürülür.
7. ῞Ηρα δὲ χολωθεῖσα ἐπὶ τῷ γενομένῳ οἶστρον ἐπιπέμπει τῇ δαμάλει καὶ διὰ πάσης αὐτὴν ἐλαύνει ξηρᾶς τε καὶ ὑγρᾶς.
7. Bunun üzerine Hera öfkeye kapılarak bu buzağının başına bir at sineği musallat eder ve onu kurak ve sulak her yere sürükler.
8. Ἐπειδὴ δὲ πρὸς τὴν Θρᾳκῶν ἀφίκετο χώραν, ὄνομα μὲν τῷ τόπῳ καταλέλοιπε Βόσπορον, αὐτὴ δὲ πρὸς τὸ καλούμενον Κέρας ἐπανελθοῦσα, καθ᾽ ὃ Κύδαρός τε καὶ Βαρβύσης συμμίσγονται τοῖς ἐνοικοῦσι προθεσπίζοντες τὰ ἐσόμενα, παρὰ τὸν Σεμέστρης βωμὸν τὴν λεγομένην Κερόεσσαν ἀπεκύησε κόρην, ἐξ ἧς καὶ Κέρας ὁ τόπος ὠνόμασται. Ἄλλοι δὲ μᾶλλον τῇ θέσει τοῦ χωρίου τοὔνομα προστιθέασιν, οἱ δὲ τῇ τῶν καρπῶν εὐφορίᾳ τὸ τῆς Ἀμαλθείας αἰγὸς κέρας προσαγορεύουσιν.
8. Io Trakyalıların ülkesine gelince bu bölgeye Bosporos adını miras bırakır, kendisi de Kydaros ve Barbyses nehirlerinin birbirlerine karıştıkları Keras (Haliç) adındaki yere gelerek buranın sakinlerine vuku bulacak olayları önceden haber verdikten sonra Semestra’nın sunağı yakınında bölgenin bundan ötürü Keras olarak adlandırılacağı Keroessa adında bir kız dünyaya getirir. Başkaları bölgenin adının daha çok coğrafi konumundan ötürü verildiğini söylerlerken, diğerleri ise ürünlerinin bereketinden dolayı Amatheia’nın keçisinin boynuzuna izafeten bölgeyi böyle adlandırırlar.
9. Ἡ τοίνυν Κερόεσσα παρὰ τῇ Σεμέστρῃ νύμφῃ τραφεῖσα καὶ παραδόξῳ μορφῇ λαμπρυνθεῖσα πολὺ τὰς Θρᾳκικὰς ὑπερέβαλε παρθένους, τῷ τε θαλαττίῳ μιγεῖσα Ποσειδῶνι τίκτει τὸν καλούμενον Βύζαντα, τοὔνομα τοῦτο λαβόντα ἐκ τῆς θρεψάσης αὐτὸν κατὰ τὴν Θρᾴκην νύμφης Βιζύης, ἧς μέχρι καὶ νῦν οἱ πολῖται τῶν ὑδάτων ἀρύονται.
9. Daha sonra, Keroessa, nymphe Semestra’nın yanında büyütülüp harikulade görünüşüyle sivrilerek Trakyalı genç kızları geride bırakır ve deniz tanrısı Poseidon ile ilişkiye girerek kendisini Trakya dolaylarında nymphe Bizye yetiştirdiği için ismini ondan alan Byzas adında bir çocuk doğurur. Yurttaşlar bugüne kadar buradan hala su çekerler.
10. Ὡς οὖν ἐπὶ τὴν ἀκμὴν τῆς ἡλικίας ὁ νέος προέβαινεν καὶ τοῖς Θρᾳκίοις ἐνδιέτριβεν ὄρεσι φοβερῶς πρὸς τοὺς θῆρας καὶ τοὺς βαρβάρους φερόμενος, πρεσβείας ὑπὸ τῶν τοπαρχούντων ἐδέχετο σύμμαχος αὐτοῖς εἶναι καὶ φίλος προτρεπόμενος.
10. Böylece delikanlı gençliğinin zirvesindeyken ve zamanını Trakya dağlarında, vahşi hayvanlara ve barbarlara korku salarak geçirirken, yerel liderler tarafından gönderilen elçileri kabul ederek kendilerine dost ve müttefik olduğu hususunda onları ikna eder.
11. Ὡς οὖν καὶ Μελίας αὐτὸν ὁ τῶν Θρᾳκῶν βασιλεὺς ἐπὶ τὸν τοῦ θηρὸς ἆθλον μετεπέμψατο καὶ τὰς ἐξ αὐτοῦ δόξας ὁ Βύζας ἀπηνέγκατο τὸν ὑποταγέντα ταῦρον τῇ ἱερουργίᾳ προσφέρων καὶ τοὺς πατρῴους ἐξιλασκόμενος δαίμονας κατὰ τὴν τῶν εἰρημένων ποταμῶν σύμμιξιν, ἀετὸς ἀθρόως φανεὶς τὴν καρδίαν ὑφαρπάζει τοῦ θύματος καὶ κατὰ τὴν ἄκραν τῆς Βοσπορίας ἀκτῆς <ἀποπτὰς ἔστη> ἀντικρὺ τῆς καλουμένης Χρυσοπόλεως, ἣν Χρύσης ὁ παῖς ἐκ Χρυσηΐδος γεγονὼς καὶ Ἀγαμέμνονος φεύγων τὴν Κλυταιμνήστρης ἐπιβουλὴν μετὰ τὴν τοῦ πατρὸς ἀναίρεσιν καὶ πρὸς τὴν τῆς Ἰφιγενείας ζήτησιν ἐπειγόμενος μνῆμα τῆς ἑαυτοῦ ταφῆς τοῖς ἐγχωρίοις τοὔνομα τοῦτο κατέλιπε φθασάσης αὐτὸν ἐκεῖ τῆς τοῦ βίου καταστροφῆς.
11. Bunun üzerine Trakyalıların kralı Melias bile vahşi bir hayvanla mücadele etmesi için ona haber gönderince Byzas da kendisinden onurlar kazanınca boyunduruğa vurulan boğayı kurban için sunarak atalarından kalma tanrıları teskin ettiği sırada aniden bir kartal ortaya çıkarak kurbanın kalbini kapıp kaçar ve Bosporia kıyısındaki burundan (Sarayburnu) boyunca uçarak Khrysopolis (Üsküdar) olarak adlandırılan yerin karşısına konar. Bu yere adını Khryseis ve Agamemnon’dan doğan Khryses, babasının defninden sonra Klytaimnestra’nın entrikasından kaçtığı ve Iphigeneia’nın aranması için acele ettiği sırada yaşamının sonu onu burada yakalayınca yöre sakinlerine kendi defninin hatırası olarak bırakır.
12. Ὁ μὲν οὖν Βύζας κατὰ τὴν ἄκραν τῆς Βοσπορίας ἁλὸς διέγραψεν πόλιν. Ποσειδῶνος δὲ καὶ Ἀπόλλωνος ὥς φασι συνεργούντων ἀνοικοδομεῖ τὰ τείχη λόγου τε παντὸς κρείττονα μηχανώμενος.
12. Böylece Byzas da kentin sınırını Bosporos Denizi’ndeki burun boyunca çizer. Söylediklerine göre Poseidon ve Apollon’un yardımıyla surları hiç bir tasvirin kafi gelemeyeceği şekilde tasarlayarak inşa eder.
13. Τοὺς γὰρ ἐν αὐτοῖς πύργους ἑπτὰ ὄντας ἀντιφθέγγεσθαί τε καὶ διηχεῖν ἀλλήλοις συνήρμοζεν. Εἴποτε γὰρ σάλπιγξ ἢ φωνή τις ἑτέρα τοῖς πύργοις ἐπεφοίτα, ἕτερος ἐξ ἑτέρου τὴν ἠχὼ μετελάμβανεν, καὶ τῷ πρὸς τὸ πέρας κειμένῳ παρέπεμπον.
13. Zira surların arasına sesi yankılatıp birbirlerine yansıtacak şekilde yedi kule inşa eder. Böylece kulelerde alarm borusu çalar veya başka herhangi bir ses çıkarsa yankıyı biri diğerinden almakta ve en sondaki kuleye kadar iletmektedir.
14. Ἀλλὰ μὴν καὶ ἄλλο τι τοῖς ταῦτα συγγράψασιν εἰρημένον οὐ παραλείψομεν• τὸν γὰρ Ἡρακλέους καλούμενον πύργον τὰ τῶν πολεμίων τοῖς ἐντὸς οὖσι τοῦ τείχους μεταδιδόναι μυστήρια λέγουσιν.
14. Bunları derleyenler tarafından dile getirilen başka bir hususu da atlamayalım: Herakles’in kulesi olarak adlandırılan kulenin düşmanların sırlarını kulenin içindekilere ilettiğini söylerler.
15. Μετὰ δὲ τὴν τοῦ τείχους στεφάνην καὶ τὰ τεμένη τῶν θεῶν ἀπειργάζετο• Ῥέας μὲν κατὰ τὸν τῆς Βασιλικῆς λεγόμενον τόπον νεών τε καὶ ἄγαλμα καθιδρύσατο, ὅπερ καὶ Τυχαῖον τοῖς πολίταις τετίμηται. Ποσειδῶνος δὲ τέμενος πρὸς τῇ θαλάττῃ ἀνήγειρεν, ἔνθα νῦν ὁ τοῦ μάρτυρος Μηνᾶ οἶκος δια κεκόσμηται, Ἑκάτης δὲ κατὰ τὸν νῦν τοῦ Ἱπποδρομίου τόπον, τῶν δὲ Διοσκούρων, Κάστορός τέ φημι καὶ τοῦ Πολυδεύκους, ἐν τῷ τῆς Σεμέστρης βωμῷ καὶ τῇ τῶν ποταμῶν μίξει, ἐν ᾧ καὶ λύσις τῶν παθῶν τοῖς ἀνθρώποις ἐγίνετο.
15. Surun çevriminden sonra tanrıların temenos’larını (kutsal alanı çevreleyen duvar) tamamlar: Kraliyet alanı olarak adlandırılan yerin aşağısına doğru Rhea’nın tapınağı ile vatandaşların Tykheion (Tykhe heykeli) olarak da hürmet ettikleri kült heykelini adar. Poseidon’un temenos’unu deniz kenarında, şimdi Martyr (şehit) Menas’ın evi olarak düzenlenen yerde, Hekate’ninkini de Hipo- drom’un bulunduğu yerin aşağısında; Kastor ve Polydeukes dediğim Dioskurlarınkini de Semestra’nın sunağının bulunduğu ve nehirlerinin birbirlerine katılıp insanların dertlerine deva buldukları yerde diker.
16. Ἐγγὺς δὲ τοῦ καλουμένου Στρατηγίου Αἴαντός τε καὶ Ἀχιλλέως βωμοὺς ἀνεθήκατο• ἔνθα καὶ τὸ Ἀχιλλέως χρηματίζει λουτρόν. Ἀμφιάρεω δὲ τοῦ ἥρωος ἐν ταῖς λεγομέναις Συκαῖς ᾠκοδόμησεν, αἳ τὴν ἐπωνυμίαν ἐκ τῶν συκοφόρων δένδρων ἐδέξαντο. Ἀνωτέρω δὲ μικρὸν τοῦ Ποσειδῶνος ναοῦ καὶ τὸ τῆς Ἀφροδίτης προσαγορεύεται τέμενος Ἀρτέμιδός τε πρὸς τὸ τῆς Θρᾴκης ὄρος.
16. Strategeion olarak adlandırılan yerin yakınında ise Aias ve Akhilleus’un sunaklarını adar. Buraya Akhilleus’un hamamı adı da verilir. Sykai olarak bilinip ismini incir ağaçlarından aldığı kabul edilen yerde kahraman Amphiaraos’un kutsal alanını inşa eder. Poseidon Tapınağı’nın biraz yukarısındaki temenos Aphrodite’nin, Trakya Dağı’na karşı olansa Artemis’in temenos’u olarak adlandırılır.
17. Ἐπεὶ δὲ ταῦτα εἰς τὴν αὑτοῦ διῳκήσατο πόλιν, ἐχρῆν δὲ λοιπὸν τοὺς ἐπιόντας ἀπωθεῖσθαι βαρβάρους, μάλιστα τὸν Αἷμον, ὃς τῆς Θρᾴκης τύραννος ἦν καὶ πρὸς αὐτὴν ἧκεν τὴν τοῦ Βύζαντος πόλιν αὐτόν τε τὸν ἥρωα προκαλούμενος εἰς μάχην καὶ διαπορθεῖν ἅπαντα προθυμούμενος. <Ὁ δὲ> οὐχ ὑπομείνας τὴν ἔφοδον τοῦ βαρβάρου μόνος πρὸς μόνον διαγωνίζεται καὶ καταβάλλει τὸν Αἷμον ἐπὶ τὸν ἐπώνυμον αὐτοῦ λόφον.
17. Kendi kenti için bu imar faaliyetlerini gerçekleştirdikten sonra, saldırıya geçen barbarları, özellikle de Trakya tiranı olan ve Byzas’ın kentine gelerek kahramanın bizzat kendisini çarpışmaya davet ederek bütün her şeyi yerle bir etmek niyetinde olan Haimos’u bertaraf etmesi gerekir. Byzas barbarın saldırısını beklemeden teke tek çarpışmaya girer ve Haimos’u adını verdiği tepeye yıkar.
18. Ὁ μὲν οὖν Βύζας μετὰ τὴν εἰρημένην νίκην ὡς ἐπὶ τὴν Θρᾴκην ἤλαυνε τοὺς πολεμίους, Ὀδρύσης ὁ τῶν Σκυθῶν βασιλεὺς περαιωθεὶς τὸν Ἴστρον καὶ πρὸς αὐτὰ διελθὼν τὰ τῆς πόλεως τείχη ἐπολιόρκει τοὺς ἔνδον. Πρὸς ὃν ἡ τοῦ Βύζαντος γυνή, ἡ θαυμαστὴ Φιδάλεια, μηδέν τι καταπλαγεῖσα τὸ πλῆθος τῶν πολεμίων, ἀλλὰ τῇ γυναικείᾳ χρησαμένη χειρὶ διηγωνίσατο σοφισαμένη τὸν βάρβαρον τῇ τῶν δρακόντων συμμαχίᾳ.
18. Bahsi konu edinen zaferin ardından Byzas Trakya’ya kadar barbarların peşine düşünce İskitlerin kralı Odryses Istros’u (Tuna) aşıp bu kentin surlarını içerdekilerle birlikte kuşatır. Byzas’ın eşi, takdire şayan Phidaleia onun karşısında, düşmanların kalabalığından hiçbir korkuya kapılmaz, aksine kadınca bir yola başvurarak yılanların ittifakıyla barbarı dâhice alt eder.
19. Ὡς γὰρ τοὺς κατὰ τὴν πόλιν ὄφεις εἰς ἕν τι χωρίον συλλαβοῦσα ἐφρούρει, ἀθρόως τοῖς ἐναντίοις ἐπιφανεῖσα δίκην βελῶν ἢ ἀκοντίων ἔπεμπε τὰ θηρία καὶ πλείστους λυμηναμένη τούτῳ τῷ τρόπῳ διέσωσε τὴν πόλιν. Ἐντεῦθεν τοίνυν ἀρχαῖος μῦθος φέρεται μὴ δεῖν τοὺς κατὰ τὴν πόλιν ἁλισκομένους ἀπολλύειν ὄφεις, οἷα εὐεργέτας αὐτοὺς γενομένους.
19. Zira kent boyundaki yılanları bir alana toplayıp onları denetim altına aldıktan sonra aniden düşmanların karşısına çıkarak hayvanları ok ya da mızrak tarzında atar ve birçoğunu yaralayarak kenti bu şekilde kurtarır. Bundan dolayı, ayrıca kent boyunca yakalanan yılanları, böylesine yararlı oldukları için öldürmemek gerektiğine ilişkin eski bir söylem aktarılagelir.
20. Οὐ μετὰ πολὺν δὲ χρόνον Στρόμβος ἀνὴρ τοὔνομα καὶ αὐτὸς ἐκ Κεροέσσης τεχθεὶς πόλεμον ἐπιφέρει τῷ Βύζαντι πολλὴν ἐπαγόμενος δύναμιν. Ἀνεκινεῖτο τοίνυν ἅπαντα τὰ Σκυθικὰ γένη, συνέτρεχον δὲ καὶ οἱ τῆς Ἑλλάδος κρατοῦντες καὶ Ῥοδίων οὐκ εὐκαταφρόνητος δύναμις ὅ τε τῆς γείτονος Χαλκηδόνος τοπάρχης Δίνεως, ἐκ Μεγαρέων ἄποικος ἐκεῖσε γενόμενος δέκα καὶ ἐννέα ἔμπροσθεν ἔτεσιν τῆς Βύζαντος αὐταρχίας.
20. Çok geçmeden Keroessa’dan doğmuş olan Strombos adında birisi kalabalık bir birlik sağlayarak Byzas’a savaş açar. Bunun üzerine tüm İskit halkı galeyana gelir, ayrıca hem Hellas’a hükmedenlerle birlikte Rhodosluların azımsanmayacak bir savaş gücü, hem de komşu kent Khalkedon’un yöneticisi ve Megara kökenli bir kolonist olup buraya Byzas’ın dikta (autarkhia-tekli) yönetiminden 19 yıl önce gelen Dineos bir araya gelirler.
21. (Χαλκηδὼν δὲ ὠνόμασται τὸ χωρίον, ὡς μέν τινές φασιν, ἀπὸ τοῦ Χαλκηδόνος ποταμοῦ, ὡς δὲ ἕτεροι, ἀπὸ τοῦ παιδὸς Κάλχαντος τοῦ μάντεως ὕστερον τοῦ Τρωικοῦ πολέμου γενομένου, ὡς δὲ ἄλλοι, ἀπὸ Χαλκίδος πόλεως τῆς Εὐβοίας ἀποίκων ἐκεῖ πεμφθέντων• οὓς δὴ καὶ τυφλοὺς ἀπεκάλεσαν παρεωρακότας τὸ Βυζάντιον).
21. Bölge, kimilerince Khalkedon ırmağından; bazılarına göre, Troya Savaşı’nın vuku bulmasının ardından kahin Kalkhas’ın çocuğundan, başkalarına göre de Euboia’daki Kalkhis kentinden oraya gönderilen hatta Byzantion’u fark etmedikleri için kör olarak nitelendirilen kolonistlerden ötürü Kalkhedon adını almıştır.
22. Ὡς οὖν σὺν πλείοσι ναυσὶν ὁ Δίνεως εἰς συμμαχίαν ἧκεν τοῦ Βύζαντος, μὴ δυνηθεὶς προσορμῆσαι τῇ πόλει ἄρτι τοῦ βασιλέως αὐτῶν Βύζαντος μεταλλάξαντος καὶ τοῦ δήμου παντὸς ἐν ἀγωνίᾳ τυγχάνοντος πρὸς τὸν καλούμενον Ἀνάπλουν ἀφίκετο, ἔνθα καὶ διατρίψας Ἑστίας τὸν τόπον ὠνόμασεν.
22. Böylece Dineos Byzas’la ittifak için çok sayıda gemiyle birlikte gelince, kralları tahtı bıraktığı, ayrıca bütün halk çatışma içinde olduğu için, (Dineos) kente demir atamaz ve Anaplous olarak adladırılan (Arnavutköy) yere gelir. Bir süre burada kaldığı için de buranın ismini Hestia’nın yeri olarak değiştirir.
23. Μικρῷ γε μὴν ὕστερον διαβὰς ἐν τῇ πόλει καὶ τοὺς βαρβάρους ἀπωσάμενος δεύτερος αὐτὸς ἐστρατήγησε τοῦ δήμου τῶν Βυζαντίων. Καθ᾽ οὓς δὴ χρόνους καὶ δρακόντων πλεῖστα γένη ἐπεφοίτησεν τῇ πόλει, ὡς τοὺς οἰκοῦντας αὐτὴν διαφθείρεσθαι• οὓς δὴ τῇ τῶν καλουμένων πελαργῶν ὀρνίθων ἐπιφορᾷ διεχρήσαντο Ποσειδῶνος αὐτοῖς ὥς φασι συνεργήσαντος.
23. Gerçekten de kısa süre sonra kente yürüyüp barbarları püskürterek bizzat Byzantion halkının sonraki komutanı olur. Bu süre zarfında kent sakinlerini bitap düşürecek kadar çok sayıda yılan türü kenti mesken tutar. Ama söylendiği gibi Poseidon’un da kendilerine yardım etmesi üzerine leylek diye bilinen kuşların saldırısıyla onları yok ederler.
24. Οὐ μετὰ πολὺ δὲ καὶ τῶν ὀρνίθων αὐτοῖς ἐναντία φρονούντων καὶ θανάτων αἰτίαν ἐπαγόντων τούς τε ἁλισκομένους αὐτοῖς ὄφεις πρὸς τὰς τῶν ὑδάτων δεξαμενὰς ἀκοντιζόντων καὶ τοῖς γε πολίταις ἐν ταῖς λεωφόροις ἀφανῶς ἐπιβαλλόντων ἐν ἀφασίᾳ διετέλουν.
24. Ne var ki leylekler çok geçmeden onların aleyhinde niyetler besleyip ölümlere sebep olunca, ayrıca onlar tarafından yakalanmış yılanları su sarnıçlarının yanına atınca, dahası bunları ana caddelerde yurttaşların üzerine gizlice fırlatınca seslerini çıkaramadan kala kalırlar.
25. Ἀνὴρ δέ τις τῶν ἐκ Τυάνων, τοὔνομα Ἀπολλώνιος, ἐκ λίθου ξεστοῦ τρεῖς ἀνεστήσατο πελαργοὺς ἀντιπροσώπως ἀλλήλοις ὁρῶντας, οἳ καὶ μέχρι τῶνδε διαμένουσι τῶν χρόνων οὐ συγχωροῦντες ἐπιφοιτῆσαι τῇ πόλει τὸ τῶν πελαργῶν γένος.
25. Neyse ki Tyanalılar arasında Apollonios adında biri perdahlı mermerden ve karşılıklı birbirlerine bakan üç leylek heykeli diker. Bu heykeller günümüze kadar leylek türünün kente girmesini engellemeye devam ederler.
26. Ἐπὶ δὲ τοῖς εἰρημένοις Δίνεω τοῦ στρατηγοῦ μεταλλάξαντος Λέων τὴν τῶν Βυζαντίων ἀριστοκρατίαν ἐδέξατο• ἐφ᾽ οὗπερ Φίλιππος ὁ τῶν Μακεδόνων βασιλεύς, ὁ Ἀμύντου παῖς γεγονώς, πολλὴν ἐπαγόμενος δύναμιν ἐπολιόρκει τὴν πόλιν διώρυξί τε καὶ παντοίοις πολεμικοῖς μηχανήμασι τοῖς τείχεσι προσπελάζων.
26. Söylentiler üzerine komutan Dineos (görevi) bırakınca, Leon Byzantionluların aristokrasisini ağırlar. Bu sırada Makedonyalıların kralı ve Amyntas’ın oğlu olan Philippos kalabalık bir askeri birlik toplayıp hendekler ve çok çeşitli savaş gereçleriyle surlara yaklaşarak kenti kuşatır.
27. Καὶ δὴ ἂν ταύτην ἐξεῖλε ῥᾳδίως νυκτὸς ἐπιλαβόμενος ἀσελήνου καὶ ὄμβρου καταρραγέντος ἐξαισίου, εἰ μή τις αὐτοῖς τοῦ θείου γέγονε συμμαχία τοὺς κατὰ τὴν πόλιν κύνας πρὸς ὑλακὴν ἀναστήσαντος καὶ νεφέλας πυρὸς τοῖς ἀρκτῴοις ἐπαγαγόντος μέρεσιν. Ἐξ οὗπερ οἱ δῆμοι διεγερθέντες καὶ θερμῶς τοῖς πολεμίοις συνενεχθέντες ἤδη τὴν πόλιν ὑπὸ τῷ Φιλίππῳ γενομένην ἐρρύσαντο ἀναλαβόντες τοὺς διαφθαρέντας πύργους τοῖς ἐκ τῶν τάφων παρακειμένοις λίθοις καὶ ἀνυφάναντες τὰς ἐπάλξεις τοῦ τείχους• οὗ δὴ χάριν Τυμβοσύνην τὸ τεῖχος ἐκάλεσαν λαμ παδηφόρον Ἑκάτης ἀναστήσαντες ἄγαλμα. Αὖθίς τε πρὸς ναυμαχίας τραπέντες περιφανῶς τοὺς Μακεδόνας ἐνίκησαν. Καὶ τούτῳ τῷ τρόπῳ διαλυθέντος τοῦ πολέμου Φίλιππος παραχωρεῖ Βυζαντίοις.
27. Tanrının biri kent boyundaki köpekleri havlamaya kışkırtıp yangının dumanlarını da kuzey mahallelere sevk ederek onlarla ittifak içinde olmasaydı, aysız bir gecede ve şiddetli bir fırtına patladığı sırada kente saldırıp onu kolayca ele geçirebilirdi. Bu sayede uykudan uyanarak düşmanlara karşı süratle birleşen kent ahalisi yakındaki mezar taşlarıyla yıkılan kuleleri ayağa kaldırıp mazgalları da yenileyerek kenti neredeyse Philippos’un eline geçmek üzereyken kurtarırlar. Bunun hatırası olarak da Hekate’nin meşale taşıyan heykelini dikerek suru da Tymbosyne (mezartaşlı) olarak adlandırırlar. Tekrar deniz savaşına girişerek Makedonları kesin bir yenilgiye uğratırlar. Savaş bu şekilde sona erince Philippos Byzantionlulara haklarını teslim eder.
28. Ἐπειδὴ δὲ καὶ Λέων τὸν βίον μετήλλαξεν, Χάρης ὁ τῶν Ἀθηναίων στρατηγὸς σὺν ναυσὶ τεσσαράκοντα εἰς συμμαχίαν τῶν Βυζαντίων ἐλθὼν πρὸς τὸν κατὰ Φιλίππου πόλεμον κατέλαβε τὴν ἄκραν τῆς Προποντίδος, ἥτις μεταξὺ κεῖται Χρυσοπόλεως καὶ Χαλκηδόνος, καὶ ἐν ἐκείνῳ προσορμήσας τῷ τόπῳ ἀπόπειραν ἐλάμβανε τοῦ πολέμου.
28. Leon’un ölmesinin ardından, Atinalıların komutanı Khares 40 gemiyle birlikte Philippos’a karşı olan savaşta Byzantionlularla ittifak için gelerek Khrysopolis (Üsküdar) ve Khalkedon (Kadıköy) arasında uzanan Propontis Burnu’nu ele geçirir ve burada demirleyerek savaş deneyimini burada yaşar.
29. Ἔνθα δὴ τὴν ἑπομένην αὐτῷ γυναῖκα νόσῳ βληθεῖσαν ἀποβαλὼν κατέθηκεν ἐν τάφῳ ἀναστήσας αὐτῇ βωμὸν καὶ κίονα σύνθετον, ἐν ᾧ δάμαλις δείκνυται ἐκ ξεστοῦ συγκειμένη λίθου. Οὕτω γὰρ μᾶλλον ἐκείνη τὴν ἐπωνυμίαν ἐκέκλητο, ἥτις διὰ τῶν ἐγγεγραμμένων στίχων μέχρι τῶν καθ᾽ ἡμᾶς διασώζεται χρόνων.
29. Khares kendisiyle birlikte gelen ve hastalığa yenik düşen eşini kaybedince, onun için üzerinde perdahlı mermerden bir düvenin (Damalis) görüldüğü, sütunla karışık bir sunak dikerek bunu mezarının içine koydurtur. Zira eşi daha çok taşa yazılmış şu dizeler sayesinde günümüze kadar yaşayan bu isimle (Damalis) anılmaktadır.
30. Εἰσὶ δὲ οἱ στίχοι οὗτοι•
Ἰναχίης οὐκ εἰμὶ βοὸς τύπος οὐδ᾽ ἀπ᾽ ἐμεῖο
κλῄζεται ἀντωπὸν Βοσπόριον πέλαγος.
Κείνην γὰρ τὸ πάροιθε βαρὺς χόλος ἤλασεν ῞Ηρης
ἐς Φάρον• ἥδε δ᾽ ἐγὼ Κεκροπίς εἰμι νέκυς.
Εὐνέτις ἦν δὲ Χάρητος• ἔπλων δ᾽ ὅτε πλῶεν ἐκεῖνος
τῇδε Φιλιππείων ἀντίπαλος σκαφέων•
Βοίδιον οὔνομα δ᾽ ἦεν ἐμοὶ τότε• νῦν δὲ Χάρητος
εὐνέτις ἠπείροις τέρπομαι ἀμφοτέραις.
30. Dizeler ise şöyledir:
“Ben ne Inakhos’un kızı o ineğinin heykeliyim, ne de
karşıdaki Bosporos Denizi adını benden alır.
Zira Hera’nın karşı konulmaz öfkesi vaktiyle onu
Pharos’a sürmüştü. Oysa ben Kekrops’lu (Atinalı) bir ölü,
Khares’in ise yatak arkadaşıydım.
O, Philippos’un donanmasıyla savaşmak için
buraya yelken açtığında ben de geldim (onunla).
O vakitler Boidion (düvecik) iken ise adım, Khares’in yatak arkadaşı olan ben şimdiyse tadını çıkarıyorum her iki kıtanın”.
31. Τοῦ δὲ Χάρητος εἰς Ἀθήνας ἐκπλεύσαντος Πρωτόμαχος τὴν στρατηγικὴν ἀρχὴν διαδέχεται, ὃς τοὺς ἐπαναστάντας Θρᾷκας καταδουλώσας τοῖς ὅπλοις ἐν τῷ καλουμένῳ τῆς πόλεως Μιλίῳ χάλκεα ἀνέθηκε τρόπαια.
31. Khares Atina’ya yelken açtıktan sonra, isyana kalkışan Trakları köleliğe mahkum ederek kentin (Byzantion) Milion denilen yerinde onların silahlarıyla gümüşten bir zafer anıtı diken Protomakhos askeri idareye atanır.
32. Κατοιχομένου δὲ καὶ τούτου Τιμήσιος ἀνὴρ τῶν ἐν Ἀργείοις τραφέντων πρῶτον μὲν κατὰ τὸν Εὔξεινον προσαγορευόμενον Πόντον πρὸς τῷ λεγομένῳ Ἐφεσιάτῃ (ἔνθα ποτὲ Ἐφέσιοι ἀποικίας πέμψαντες καὶ πόλιν οἰκοδομεῖν πειραθέντες αὖθις τοῦ Βυζαντίου ὑπήκουσαν λογίου•
ἔνθα δύο σκύλακες διερὴν μάρπτουσι θάλασσαν,
ἔνθ᾽ ἰχθὺς ἔλαφός τε νομὸν βόσκονται ἐς αὐτόν)
ἀντικαταστῆσαι πόλιν ἐπιχειρήσας καὶ διαμαρτὼν τῆς ἐλπίδος συνοικίζεται Βυζαντίοις• καὶ στρατηγὸς τοῦ παντὸς ἀναδειχθεὶς δήμου πᾶσαν ὁμοῦ τὴν πόλιν εἰς τὸ μεῖζον καὶ ὠφέλιμον μετερρύθμισεν, νόμους τε περὶ τῶν καθ᾽ ἡμέραν συμβόλαιά τε τιθέμενος καὶ ἔθη καθιστὰς πολιτικά τε καὶ ἥμερα, δι᾽ ὧν ἀστείους τε καὶ φιλανθρώπους τοὺς πολίτας ἀπέδειξεν•
32. Protomakhos göçüp gidince Argoslular arasında büyüyenlerden biri olan Timesios ilkin, Euksenios (misafirperver) olarak adlandırılan Karadeniz boyunca Ephesiates diye bilinen yörede buraya Ephesoslular vaktiyle kolonilerini göndererek bir kent kurmaya teşebbüs ettiklerinde Byzantion’a ilişkin kehanetine bir kez daha kulak verirler:
“Burada iki köpek yavrusu kurşuni denizi yalarlar,
Balıkla geyik burada aynı otlakta yemlenirler”.
Karşıda bir kent kurmaya çalışır, ne var ki (bu konuda) umudunu kaybedince Byzantionlularla birlikte tek bir polis altında birleşir. Tüm halkın komutanı tayin edilince de sayelerinde yurttaşları nezaketli ve müşfik kıldığı yasalar çıkarıp günlük meselelere dair sözleşmeler hazırlayarak, ayrıca nezih ve uygar töreler oluşturarak kenti daha büyük ve kazançlı bir hale getirir.
33. ἱερά τε θεῶν πλεῖστα τὰ μὲν αὐτὸς ἀνεστήσατο, τὰ δὲ καὶ πρὶν ὄντα ἐπεκόσμησεν• τὸν γὰρ πρὸς τῇ ἄκρᾳ τῆς Ποντικῆς θαλάσσης κείμενον ναόν, ὃν Ἰάσων ποτὲ τοῖς δώδεκα θεοῖς καθιέρωσε, κατηρειπωμένον ἀνήγειρε καὶ τὸν ἐπὶ τῷ Φρίξου λεγομένῳ λιμένι τῆς Ἀρτέμιδος οἶκον ἀνεκαίνισεν.
33. (Timesios) ayrıca tanrıların pek çok tapınağını bizzat kendisi yaptırmış, önceden varolanları ise yeni bezeklerle dekore etmiştir. Nitekim Karadeniz’in burnunda uzanan ve bir zamanlar Iason’un 12 tanrıya adadığı harabe haldeki tapınağı yeniden ayağa kaldırır ve Phriksos olarak adlandırılan limanın üzerindeki Artemis’in tapınağını da yeniler.
34. Ἐπὶ δὲ τούτῳ Καλλιάδης στρατηγῶν τοῦ Βυζαντίου ἄριστά τε πρὸς τοὺς ὀθνείους τε καὶ ἐμφυλίους πολεμίους ἀγωνισάμενος τὸ περιβόητον τοῦ Βύζαντος ἄγαλμα κατὰ τὴν καλουμένην Βασιλικὴν ἀνέθηκε καὶ ἐπέγραψεν οὕτως•
Τὸν κρατερὸν Βύζαντα καὶ ἱμερτὴν Φιδάλειαν
εἰν ἑνὶ κοσμήσας ἄνθετο Καλλιάδης.
34. Bunun (Teimesios’un) ardından Kalliades Byzantion’un komutanı olarak görevdeyken, hem yabancı hem de aynı kandan düşmanlara karşı son derece kahramanca çarpıştıktan sonra Basilika olarak adlandırılan bölgenin aşağısında Byzas’ın dillere destan heykelini diktirir ve üzerine şu şekilde yazdırır:
“Güçlü Byzas ve sevgili eşi Phidaleia’yı
bir arada Kalliades bezeyerek dikti”.
35. Ἀλλὰ ταῦτα μὲν καὶ ἀριστοκρατουμένων καὶ δημοκρατουμένων τῶν Βυζαντίων, ἔτι δὲ καὶ τυραννουμένων κατὰ διαφόρους συμβέβηκε χρόνους. Ὡς δὲ τῇ τῶν ὑπάτων ἐπικρατείᾳ ἡ Ῥωμαίων ἀρχὴ πάσας ὑπερεβάλετο τὰς δυναστείας, κατεδούλωσε δὲ καὶ τὰ τῶν Ἑλλήνων ἔθνη, εἰκότως αὐτῇ καὶ Βυζάντιοι πειθόμενοι διετέλουν.
35. Bu gelişmeler Byzantionluların aristokrasi ve demokrasi, hatta tiranlık idaresi altında bulundukları farklı dönemlerde vuku bulmuştur. Bununla birlikte Romalıların iktidarı, konsüllerin marifetiyle tüm krallıkları gölgede bırakınca ve hatta Hellen soylarını da köleleştirince, doğal olarak Byzantionlular da buna (Roma egemenliğine) mütemadiyen boyun eğmişlerdir.
36. Ἐπειδὴ δὲ μετά τινας χρόνους Σεβήρου βασιλεύσαντος τῆς Ῥώμης αὐτοὶ τὴν τοῦ τυραννήσαντος τῶν ἑῴων Νίγρου προτι μήσαντες ἐλπίδα εἰς χεῖρας ἐλθεῖν ἐτόλμησαν πρὸς τὸν αὐτοκράτορα, ἀφαιρεθέντες παρ᾽ αὐτοῦ τῶν πολιτικῶν δικαίων καὶ τῆς στεφάνης αὐτοῖς καταλυθείσης τοῦ τείχους Περινθίοις προσετάχθησαν δουλεύειν τοῖς καλουμένοις Ἡρακλεώταις.
36. Bununla birlikte bir süre sonra Roma’da Severus’un tahtta olduğu sırada (Byzantionlular) Doğu’nun hakimi olan Niger’e bel bağlayarak imparatoru (Severus’u) karşılarına almaya cüret edince, onun (Severus’un) tarafından kent statüleri ellerinden alınarak ve sur tahkimatları da yıkılarak (sonradan) Herakleialılar adını alan Perinthoslulara tabi kılınırlar.
37. Παυσαμένου δὲ τῆς ὀργῆς τοῦ Σεβήρου αὖθις εἰς μείζονα κόσμον ἐπανῆλθον λουτρὸν μὲν αὐτοῖς μέγιστον κατὰ τὸν τοῦ Διὸς Ἱππίου βωμόν, ἤτοι τὸ Ἡρακλέους ἄλσος καλούμενον (ἔνθα τὰς Διομήδους αὐτόν φασι δαμάσαντα ἵππους Ζεύξιππον τὸν τόπον ὀνομάσαι), πολυτελῶς ἐγείραντος καὶ τὸν τούτῳ πλησιάζοντα χῶρον τῆς ἱπποδρομίας τοῖς τοῦ Διὸς ἀνακείμενον κούροις ἰκρίοις τε καὶ στοαῖς διακοσμήσαντος (ἔνθα καὶ νῦν οἱ καμπτῆρες δηλοῦσι τὰ τῶν ἐφόρων γνωρίσματα διὰ τῶν ἐπικειμένων ᾠῶν τοῖς χαλκοῖς ὀβελίσκοις), ἐπὶ δὲ τούτοις καὶ στρατιωτικὰ τέλη προσνείμαντος.
37. Severus’un öfkesinin dinmesinin ardından masraflar için askeriye vergisi tahsis ederek (Byzantionlular) için Zeus Hippios’un sunağının, aslında Diomedes’in kısraklarını burada ehlileştirdiği için Herakles’in mevkiye Zeuksippos adını verdiğini söyledikleri Herakles Koruluğu olarak bilinen yerin, aşağısına doğru en büyük hamamı hiçbir masraftan kaçınmadan inşa edince, ayrıca bunun yakınında bulunan ve Dioskurlara adanan, tunç obeliskler üzerindeki yumurta bezekleri sayesinde at yarışının dönüş noktalarının ephorosların nişanelerini ifşa ettikleri Hipodrom meydanını oturma sıraları ve revaklarla süsleyince eski ihtişamlarını daha görkemli bir şekilde geri kazanırlar.
38. Μέχρι μὲν οὖν περιῆν Σεβῆρος καὶ ὁ τούτου παῖς Ἀντωνῖνος, ἡ πόλις Ἀντωνίνα προσηγορεύετο• ἐπειδὴ δὲ † τοῖς θείοις τῶν βασιλέων ἀπεδόθη, αὖθις τὸ Βυζάντιον ὠνομάζετο.
38. Buna istinaden Severus ve oğlu Antoninus yaşadıkları sürece kent Antonina olarak adlandırılır; imparatorların tanrı katına çıkmalarının ardından ise tekrar Byzantion adını alır.
39. Κωνσταντίνου δὲ τὸ Ῥωμαϊκὸν κῦρος παρειληφότος καὶ αὐτὴ Κωνσταντινούπολις ἐκλήθη, προθύμως ἀνασχομένη τὴν προσηγορίαν ἀνταλλάξαι τῇ ὑπερβαλλούσῃ τοῦ αὐτοκράτορος φιλοτιμίᾳ, θαυμαστὴν μὲν αὐτὴν ἀπεργασαμένου τῷ κάλλει, πόρρω δὲ μεταγαγόντος τὰ τείχη κατὰ τοὺς λεγομένους Τρωαδησίους ἐμβόλους, πρότερον αὐτῶν οὐκ ἔξω τῆς ἐπωνύμου ἀγορᾶς τοῦ βασιλέως κειμένων, λουτροῖς τε καὶ ἱεροῖς οἴκοις ἐπιδείξαντος φαιδροτέραν, δίκαιά τε πάντα πρὸς ζῆλον τῆς πρεσβυτέρας Ῥώμης δωρησαμένου, καθὰ καὶ ἐν τῷ Στρατηγίῳ λεγομένῳ φόρῳ, ἔνθα ποτὲ οἱ στρατηγοῦντες τῆς πόλεως ἄνδρες τὰς τιμὰς ὑπεδέχοντο, ἐπὶ λιθίνης ἀνέγραψε στήλης.
39. Konstantinos Roma tahtına çıktıktan sonra ismini imparatordan alan agora’nın daha önce dışına taşmayan surları ‘Portici Troadenses’ olarak bilinen revakların berisine taşıyıp, ayrıca kentin komutanlığını yapmış olan şahsiyetler burada onurlandırıldıkları için ‘Komutanlar Forumu’ olarak bilinen yerde yaptığı icraatlar gibi hamamlar ve kutsal yapılarla Eski Roma’nın şanına yaraşır pek çok şey bahşedip onu hayranlık uyandıran bir güzelliğe kavuşturarak ihtişamına ihtişam katınca, kent imparatorun (bu) olağanüstü cömertliği karşısında ismini değiştirmek hevesine kapılarak Konstantinoupolis adını alır; (bunu da) mermer bir stel üzerine yazdırır.
40. Καὶ τῆς ἑαυτοῦ μητρὸς Ἑλένης ἐπὶ κίονος ἀνέστησεν ἄγαλμα καὶ τὸν τόπον ὠνόμασεν Αὐγουσταῖον• καὶ τοῖς ἀκολουθήσασιν αὐτῷ ἀπὸ τῆς μεγάλης Ῥώμης συγκλητικοῖς ἐφιλοτιμήσατο οἴκους, οὓς αὐτὸς κατεσκεύασεν ἐκ χρημάτων ἰδίων.
40. (Konstantinos) ayrıca bir sütunun üzerine annesi Helene’nin heykelini diktirir ve bu yere Augusteion adını verir. Bunun dışında Yüce Roma’dan kendisini takip ederek gelmiş olan senatörlere de kendi şahsi hazinesinden inşa ettirdiği evleri bağışlar.
41. Ἐπὶ δὲ τούτῳ [Κωνσταντίου τὴν ἀρχὴν διαδεξαμένου] καὶ ὁ τῶν ὑδάτων ὁλκὸς προσετέθη τῇ πόλει• ἀνέστησαν δὲ καὶ αἱ δύο ἀψίδες πρὸς τῷ καλουμένῳ φόρῳ καὶ ὁ πορφυροῦς καὶ περίβλεπτος κίων, ἐφ᾽ οὗπερ ἱδρῦσθαι Κωνσταντῖνον ὁρῶμεν δίκην ἡλίου προλάμποντα τοῖς πολίταις. Ἐπὶ δὲ τούτοις καὶ τοὺς τῆς συγκλήτου βουλῆς ἀνῳκοδόμησεν οἴκους, Σενάτα τούτους ὀνομάσας, ἐν οἷς καὶ τοῦ Δωδωναίου Διὸς ἀνέστησεν ἄγαλμα καὶ δύο τῆς Παλλάδος ἱδρύματα καὶ τὴν τῶν βασιλείων αὐλήν.
41. Bunun yanında [Konstantinos yönetimi aldığında] kente su kemeri bağışlanır. Ayrıca Forum olarak adlandırılan yerin karşısında 2 apsis ile üzerinde yurttaşlara güneş benzeri ışık saçan Konstantinos’un (heykelinin) dikili olduğunu gördüğümüz, her yerden görülebilen porfür renkte (Thebai taşı) bir sütun dikilidir. Bunların dışında Senatus’a ait binalar yaptırarak bunlara Senata adını verir. Bu binaların içlerinde de Dodona Zeus’unun heykelini, iki adet Athena Pallas heykelini, küçük bir kutsal alanı ve kraliyet avlusunu yaptırır.
42. Πάντα δὲ κατὰ τὸν εἰρημένον τρόπον πληρώσας ὁ Κωνσταντῖνος καὶ τὴν τῶν ἐγκαινίων ἡμέραν κατὰ τὴν ἑνδεκάτην τοῦ Μαΐου μηνὸς ἐπιτελέσας ἐν ἔτει τῆς βασιλείας αὐτοῦ εἰκοστῷ πέμπτῳ ἱπποδρόμιον θεωρήσας διέταξεν οὕτω τὴν αὐτοῦ στήλην ἐπὶ τοὺς ἐφεξῆς χρόνους τῇ τῶν γενεθλίων ἡμέρᾳ ὁρᾶσθαι μετὰ τῆς εἰθισμένης τιμῆς τῷ κατὰ καιρὸν βασιλεύοντι καὶ τῷ δήμῳ. Οὕτω μὲν οὖν ἡ Κωνσταντινούπολις πρὸς τόδε τὸ μέγεθος ἐξενήνοχεν ἐκ διαδοχῆς βασιλευομένη μέχρι τῶν καθ᾽ ἡμᾶς χρόνων.
42. Konstantinos herşeyi bahsedildiği şekilde tamamladıktan sonra hükümranlığının yirmi beşinci yılında Mayıs ayının on birinde takdis gününün tüm gereklerini yerine getirmesinin ardından hipodromda at yarışını izlediği sırada bundan sonraki her doğum gününde kendi stelinin o sırada iktidarda bulunan imparatorla halk meclisi tarafından alışılagelmiş hürmetle göz önüne çıkarılmasını buyurur. Konstantinoupolis peşisıra gelen imparatorların günümüze kadar idaresi altına kalarak bu ihtişama işte bu şekilde ulaşır.
FRAGMANLAR
1. contraxit Ang.:
ἀλλ᾽ οὕτω μὲν ἡ Κωνσταντινούπολις κοσμίως ἐναπετελέσθη μετὰ δύο καὶ ἑξήκοντα καὶ τριακοσίων ἀπὸ τῆς Αὐγούστου Καίσαρος μοναρχίας ἐνιαυτῶν. Ἄξιον δὲ καὶ τὰ ταύτης τῆς βασιλίδος <πάτρια> προσειπεῖν ὅπως τε ἐξ ἀρχῆς αὕτη γέγονε καὶ ὑπὸ τίνων ἄνωθεν ἐπῳκίσθη ἐκ τῶν ἀρχ. ποιητῶν καὶ συγγρ. ἀναλαβόμενοι τὴν ὑπόθεσιν.
(Hesykhios’a Ait Olduğu Kesin Olmayan) Fragmanlar
1 Başlangıca şu kısım eklenmiştir:
Konstantinoupolis, Augustus Caesar’ın monarşisinden 362 yıl sonra görkemli bir şekilde işte böyle imar edilmiştir. Öncelikle konuyu eski şairlerden ve derleyicilerden başlayarak ele alıp onun nasıl doğduğu, sırasıyla kimler tarafından kolonize edildiği ve bu kraliyet başkentinin atalardan kalma özellikleri anlatmaya değerdir.
17. Post λόφον inserit Ang haec:
Οὗτος οὖν ὁ Αἷμος πολεμήσειν μέλλων τὸν Βύζαντα χρησμοὺς ᾐτεῖτο παρ᾽ Ἀπόλλωνος καὶ τοιούτους ἐλάμβανεν•
Οὔ σέ γε Φοῖβος ἄνωγεν ἀμείνονι φωτὶ μάχεσθαι,
κείνου γὰρ θεὸς αὐτὸς ἑὴν ὑπερέσχεθε χεῖρα,
ὃν πάσα γῆ τρομέει καὶ οὐρανὸς εὐρὺς ὕπερθεν.
Καὶ ταῦτα μὲν τῷ Αἵμῳ ὁ χρησμὸς προηγόρευσεν• ἐγὼ δὲ τὴν ἄνωθεν περὶ τὸ Βυζάντιον τοῦ θεοῦ θαυμάζω πρόνοιαν, ὅπως ἀεὶ σύνηθες τῷ φιλανθρώπῳ θεῷ, διὰ τὴν πρόγνωσιν ἣν ἔχει προλαμβάνειν ἀεὶ ταῖς εὐεργεσίαις τοὺς περὶ αὐτὸν εὐσεβεῖν μέλλοντας, ὡς καὶ τοὺς χρησμοὺς εἰ καὶ ἐκ τῶν ἐναντίων, ἀλλ᾽ ὅμως τῷ Βυζαντίῳ λυσιτελήσειν μέλλοντας ἀναδίδοσθαι.
17 λόφον’dan sonra şu kısım eklenmiştir:
O halde bahsedilen bu Haimos, Byzas ile savaşmak üzereyken Apollon’dan bir kehanet rica eder ve (ondan) şu dizeleri alır:
“Phoibos (senden) daha erdemli biriyle savaşmamanı buyurdu;
Zira tanrı onu kanatları altında tutuyor,
Tüm yerküre hatta yukarıda engin gökyüzü ona huşuyla saygı gösterir”.
Kehanet işte Haimos’a bunları açıklar. Tıpkı düşmanları tarafından (danışılmış olmakla birlikte) Byzantion’a yararı dokunacak kehanetlerin verilmesi örneğinde söz konusu olduğu üzere sahip olduğu öngörü sayesinde kendisine dindarca davrananlar için hayırlara vesile olmak insansever tanrı için ne kadar olağan bir durumsa, ben de tanrının Byzantion’a dair öngörüsünü bir kez daha o kadar takdirle karşılıyorum.
41. post πολίταις inserit Ang:
Τούτου δὲ τοῦ κίονος τοῖς θεμελίοις τε καὶ προσβάσεσι καὶ ξύλα τίμια καὶ ἁγίων λείψανα καὶ ὅσοι τοὺς τῆς εὐλογίας ἄρτους ἔφερον κόφινοι καὶ οἱ τῶν λῃστῶν δύο σταυροὶ καὶ τὸ τοῦ ἁγίου μύρου ἀλάβαστρον πρὸς στηριγμὸν καὶ ἀσφάλειαν παρετέθησαν. εἰ δὲ καὶ τὸ Παλλάδιον, εὐτυχίας θρυλλούμενον σύμβολον, ἐκ Ῥώμης ἀνακομισθῆναι τότε ἡ σύγκλητος ἔπεισεν, ὥς φασί τινες, καὶ τοῖς θεμελίοις προστεθῆναι τοῦ κίονος, τοῦτο πάντως ἔργον ἐκείνοις ἀνδράσιν ἐστὶ πρὸς μυθώδη λῆρον εὐδαιμονίας ἐπτοημένοις.
41 πολίταις’tan sonra şu kısım eklenmiştir:
Güvenliği ve korunması için sütunun temellerine ve probasis’lerine, pahalı ahşaplar, azizlerin naaşları, şükran somunlarını taşıyan sepetlerle haydutlardan ele geçirilmiş 2 haç ve içinde kutsal yağ bulunan bir su mermeri konur. Her ne kadar bazılarının dediği gibi o sırada Senatus, dillerden düşmeyen simgesi olan Palladion’un Roma’dan getirilmesini ve sütunun temellerine konulmasını onaylamış olsa da, bu girişim zenginlikten gözü dönmüş bu insanların (senatörlerin) tamamen destansı budalalıklarıdır.
41. post αὐλὴν inserit Ang:
Ὁ δὲ βασιλεὺς οὐ μόνον οἴκους ἐν Κωνσταντινουπόλει περιφανεῖς κατὰ μίμησιν Ῥώμης καὶ τὸ Καπετώλιον ἔκτισεν, ἀλλὰ καὶ θείους τε καὶ ἱεροὺς ναοὺς πολυτελῶς ἀνεδείματο, τόν τε τῆς ἁγίας Εἰρήνης ναὸν καὶ τῶν σεβασμίων καὶ κορυφαίων Χριστοῦ μαθητῶν καὶ τοῦ ἁγίου Μωκίου καὶ τὸν τοῦ ἀρχαγγέλου Μιχαὴλ τοῦ ἐν τῷ Ἀνάπλῳ καὶ τοῦ ἐν τῷ Σωσθένει, ἐν ᾧ Σωκράτης διισχυρίζεται Κωνσταντῖνον πολλὰ παράδοξα σημεῖα καὶ ἰδεῖν καὶ ἀκοῦσαι.
41 αὐλήν’ den sonra şu kısım eklenmiştir:
İmparator Konstantinoupolis’te sadece Roma’dakiler benzeri gözalıcı binaların yanı sıra Capitolium’u da imar etmekle kalmamış; ayrıca Aziz Eirene’nin (Aya İrini), Khristos’un muhterem ve üst düzey öğrencilerinin/havarilerinin, Aziz Mokios’un ve baş melek Mikhael’in hem Anaplous’taki hem de Sokrates’in, Konstantinos’un pekçok inanılmaz işaretleri gördüğünü ve duyduğunu iddia ettiği Sosthenes’teki kiliseleri gibi tanrısal ve kutsal yapıları büyük masraflarla inşa ettirmiştir.
Hesykhios Illustrius: Konstantinoupolis’in Yerel Tarihi. Çev. E. Alten. Libri II (2016) 308-327. DOI: 10.20480/lbr.2016016
Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2016/016