Kibyra Kazı ve Araştırmaları Monografi Serisi I, KIBYRA: Kibyra Maior / Caesarea Cibyra
Ş. ÖZÜDOĞRU
ISBN: 9786053965169
Sayfa: 661
Baskı Yılı: 2020
Baskı Yeri: İstanbul
Yayınevi: Arkeoloji ve Sanat Yayınları
LIBRI VII (2021) 19-21
Geliş Tarihi: 19.02.2021 | Kabul Tarihi: 25.02.2021
Elektronik Yayın Tarihi: 28.02.2021
Telif Hakkı © Libri Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi, 2021
Ş. ÖZÜDOĞRU, Kibyra Kazı ve Araştırmaları Monografi Serisi I, KIBYRA: Kibyra Maior / Caesarea Cibyra. İstanbul 2020. Arkeoloji ve Sanat Yayınları, 661 sayfa. ISBN: 9786053965169
Burdur ili Gölhisar ilçesi sınırları içinde kalan Kibyra antik kenti kazı ve araştırmalarının ilk monografi serisi olarak basılan eser; arkeoloji, tarih, nümismatik, epigrafi vb. alanlardaki uzmanlar ve yetişmekte olan bilim insanları ile konunun meraklısı okuyucularla 2020 yılında buluşmuştur. Kibyra ve çevresi konusunda referans kaynağı olarak tasarlanan bu eser on dört yılı tamamlamış bir kazının heyeti ve çalışanlarının emeklerinin bir araya getirildiği bir serinin başlangıcı olma özelliği taşımaktadır. Yazarın ifadesiyle “kent hakkında eskiden bilinenlerle birlikte, 2006 yılından bugüne süregelen yeni kazı ve araştırma sonuçlarının harmanladığı içeriğiyle, Kibyra’ya dair bir başlangıç sunumu”dur. Bir okuyucu gözüyle bakıldığında, eserin yazarı kenti çok geniş bir perspektifte ele alarak okuyucusunu, tümelden tikele, konunun hemen her alanında merak edilenlerin cevabıyla tatmin edebilmeyi, tüm emeklerin bir arada bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilerek onlara ulaşmayı, ayrıca bölge ve kent hakkında birincil referans kaynağı olmayı amaçlamıştır.
Eser, iki Sunuş (1-4), Önsöz (5-7), Kısaltmalar Listesi (8-10) ve Giriş (11-13) ile Terminoloji Sözlüğü (633-639), Seçili Kaynakça ve Kısaltmalar (640-661) haricinde on altı ana başlık altında farklı temalarla ele alınmıştır. Eserin ilk ana başlığı olan Araştırma Tarihi (14-23), 1832 yılından günümüze değin kent ile kente ilişkin olarak seyyahların ve bilim insanlarının çalışmaları, fikirleri ve tanıtımlarından kentte sürdürülen araştırmalardan ve kazılardan hareketle yayımlanan eserlere kadar geniş bir yelpazede tarihi bir süzgeç görevi görmektedir. Tüm bu külliyatın hemen ardından Tarihi Coğrafya ve Ulaşım (24-57) başlığı gelmektedir. Konum, tarihi coğrafya ve bölgesel yol ağları hakkında antikiteden günümüze değin alanında tekil literatürlerle, gerek antikçağ gerekse günümüz üzerinden tarihsel bir seyir sunulmaktadır. Okuyucu bu kısımda konuya ilişkin harita ve fotoğraflarla karşılaşmakta (43-57), buna istinaden anlatılanların bir kısımını görebilme şansını elde etmektedir. Kibyra’nın konumlandığı Burdur ilinin Gölhisar ilçesine dair Gölhisar ovası içerisinde tespit edilmiş Neolitik Çağ höyüklerinden MS X. yüzyıl arkeolojik verilerine ve MS 11. yüzyılda ovada görülen Türkmen boylarından, ovadan gelip geçmiş, ovada iz bırakmış kişi ve yapılar hakkında ta ki ova 1953 yılında ilçe olana değin ulaşan süreç genel bir özet halinde Gölhisar Ovası Yerleşim Tarihi (58-89) başlığı altında ele alınmış; konuya ilişkin harita ve fotoğraflar (72-89) sunulmuştur. Siyasi Tarih (90-131) ise genel olarak Pers egemenliğinden itibaren Hellenistik Dönem ile Roma İmparatorluk Dönemi’ni kapsayacak şekilde ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Yazar tarih yazımını; antik kaynakları, materyal kültür kalıntılarını, epigrafik buluntuları ve sikkeleri modern literatürle harmanlayarak okuyucuya sunmaktadır. Buna ek olarak da kısa bir fotoğraf ve gravür dizgisi sunar (127-131). Bu kısımdan sonra yazar, materyal kültür kalıntıları ve kent kazılarında bulunan eserler konusunda ana başlıklarını oluşturmadan önce Topağrafya, Kent Planlaması, Yakın Çevre ve Kırsal Alan’ı (132-165) üzerine birtakım içerik sunarak kentin tanınmasını sağlar. Konunun pekişmesi için de geniş bir harita ve fotoğraf dizgisine yer verilmiştir (145-165). Hemen ardından Kent (Polis) Yapıları (166-254) başlığı altında kentteki kazılarda açığa çıkarılmış ve bir kentin olmazsa olmazları arasında yer alan kamu yapılarını – Agora, Stadion, Roma İmparatorluk Dönemi Hamamı, Tiyatro ve Odeion – detaylı şekilde ve fotoğraf molaları eşliğinde ayrıntılanmıştır. Yazar yaşayanların dünyası polis’in başlıca mimari yapılarını tanıtıp kentin yerleşim arkeolojisine değindikten sonra kentlerde önemli yere sahip bir diğer unsur olan Nekropolis (Mezarlık) ve Ölü Gömme Gelenekleri (255-288) üzerine kentteki yüzey buluntuları ile kazılar sonrası açığa çıkarılan Hellenistik ve Roma dönemlerine ilişkin mezar tipleri ve mezar sunakları hakkında genel bilgiler sunmuştur. Bunu yaparken arkeolojik buluntuları, bölümün ardından konuya ilişkin bir dizi fotoğrafla destekleyip açıklamalarla konuyu pekiştirmeye çalışmıştır (265-288). Antikçağ insanlarının vazgeçilmezi olan ve gündelik rutinlerinde de yer edinen inançları ise İnanç Sistemi: Tanrı ve Tanrıçalar, Tapınaklar, Kültler (289-348) başlığı altında hem kent özelinde hem de Kabalia Bölgesi genelinde materyal kültür kalıntıları, epigrafik belgeler ve sikkeler ışığında ele alınmıştır. Geniş bir yer kaplayan bu kısım kent merkezli ve kırsal olarak iki başlık halinde sınıflandırılmış, Hellenistik ve Roma dönemleri altında kategorize edilerek ayrıntılanmıştır. Anlatılanlara istinaden bölümün ardından tapınak mimarilerine, sunaklara, sikke ile sikke betimlerine ve kaya kabartmalarına ilişkin bir fotoğraf albümü eklenmiştir (329-348). Kentin Hellenistik ve Roma dönemlerindeki Para (Sikke) Basımları (349-390) genel hatlarıyla okuyuca sunulmaktadır. Sikke tip ve türleri dönemlerine göre sınıflandırıldıktan sonra sikkeler üzerindeki betimler, isimler, kısaltma ve monogramlara değinilerek kentliler arasındaki yönetici ailelerden imparator ve kült rahiplerine kadar olabildiğince konuya yer ayrılmıştır. Serinin ileriki baskılarından birinin sikkeler hakkında olacağını vurgulayan yazar Hellenistik ve Roma dönemi sikkelerinin detaylı olarak sunulduğu küçük bir kataloğa da yer vermiştir (381-390). Kentin üretim ve imalat ile meslek sınıflarına ilişkin tüm veriler Kent Endüstrisi ve Tıbbi Veriler (391-466) başlığı altında ele alınmış olup konu metal işçiliği, seramik/cam üretimleri, debbağlık ve tıbbi malzeme ve ilaç üretimleri şeklinde ayrıntılandırılmıştır. Konular arasında birer mola oluşturacak şekilde söz konusu meslek gruplarına ve üretimlere ilişkin kentteki kazılardan bulunmuş eserlerden oluşan albümler eklenmiştir. Kentte sürdürülen ve materyal kültür kalıntılarının tanımlanmasında önemli bir rol oynayan Epigrafi Çalışmaları (467-479) başlığı altında yazar, kentteki epigrafik buluntular hakkında istatistiki verileri paylaştıktan sonra kent tarihine ışık tutan önemli birtakım yazıtlara (antlaşmalar, elit ailelerin mezarları, sporcular, hayırhahlar vb.) ilişkin ayrıntılı bilgi vermektedir. Kenti siyasi, tarihi, arkeolojik ve dini açıdan ele alan konuların ardan yazarın kentliye ve Kibyralı olma konusuna yönlendiği görülmektedir. Bu sebeple kentliye ilişkin antropolojik çalışmaların bir kısmı Antropolojik Araştırmalar (480-492) başlığı altında ele alınmış olup konu patolojik olgular ile zooarkeolojik buluntular şeklinde, istatiksel verilere dayanarak Prof. Dr. Sevim Erol ve Dr. A. Yener Yavuz tarafından değerlendirilmiştir. Konuya ilişkin kısa ve açıklamalı bir de fotoğraf dizisi bulunmaktadır (486-492). Kibyralılar ve Kibyra kentindeki yaşamda önemli bir yere sahip olan gladyatörlere ve onlara ilişkin buluntulara Kibyra Gladyatörleri (493-505) başlığı altında değinilmiştir. Gladyatörlük hakkında kısaca bilgi aktaran yazar, kentte gladyatörlere ilişkin bulunmuş olan ve MS 150-200 yılları arasına tarihlendirilen gladyatör frizlerini, MS II. yüzyıla ait gladyatör mezar yapılarını ve gladyatör kabartmalı eserleri anlattıktan sonra okuyucuya konuyla ilişkili bir fotoğraf dizgisi sunmuştur (498-505). Gladyatörlere ilişkin sunulan kabartmaları takiben Portreler, Yüzler ve Kimlikler (506-538) başlığı altında kentteki kazılarda bulunmuş (heykel, büst, stel, mask vb.) eserlerde dikkat çeken yüzler ve bu kişilerin kimlikleri hakkında bilgiler verilmekte olup söz konusu eserlerin görselleri sunulmaktadır (509-538). Konunun ardından kentlinin ve bireylerin özel hayatına ışık tutan Kişisel Bakım, Süs Eşyaları ve Takılar (539-554) başlığı altında kullanılan malzemeler, parfümler, yağlar ve bu ürünlerin saklanmasına ilişkin kent kazısında bulunan kaplara kısaca değinilerek bunların fotoğraflarına (543-554) yer ayrılmıştır. Eser bu kısımdan sonra Geç Antikçağ’da Kibyra (555-610) başlığıyla devam etmekte olup yazarın daha önceden yayımlanmış bir makalesinin genişletilmiş versiyonu özelliğini taşımaktadır. Yazar bu başlık altında eserin tümünde kullandığı yazım tarzını geç antikçağ özelinde de tekrardan uygulayarak ilgili dönemin tüm verilerini bir arada değerlendirmektedir. MS III. yüzyıldan itibaren kent yönetimindeki değişiklikler, kurum ve kuruluşlar, yapılaşma, piskoposlar ve piskoposluk listeleri, geç antikçağdaki üretim ve faaliyetler gibi konulara hem kente hem de kentin etrafındaki durumlara geniş yelpazede açıklamalar getirilmektedir. Aynı ana başlık altında yazar, Kibyra Minor ve Kibyraioton Theması Üzerine Görüşler’ini (589-590) sunduktan sonra Genel Değerlendirme (591-593) ile eserin ana metin kısmına konuyla ilgili geç antikçağ buluntularını gösteren görseller ekleyerek son vermektedir.
Eser, Kazı Güncesi & Emek ve Ürün (611-632) başlığı altında kazı ekibine ait bir fotoğraf albümünün ardından Terminoloji Sözlüğü (633-639), Seçili Kaynakça ve Kısaltmalar (640-661) ile sonlanmaktadır.
Akdeniz Üniversitesi
Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü
Şenkal Kileci (Doktorant)
senkalkileci@gmail.com
Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2021/lbr-0284