LIBRI
Epigrafi, Çeviri ve Eleştiri Dergisi
  • tr
  • en
  • Ana Sayfa
  • Dergi Hakkında
  • Son Sayı
  • Arşiv
  • Yayın Etiği
  • Yayın Gönderme
  • Yazım İlkeleri
  • Yayın Süreci
  • İletişim
Anasayfa » 2018 » Plano Carpini’nin Moğolistan Seyahatnamesi (1245-1247)

Plano Carpini’nin Moğolistan Seyahatnamesi (1245-1247)

 

Plano Carpini’nin Moğolistan Seyahatnamesi (1245-1247)

Ergin AYAN

ISBN: 9786058549494
Sayfa: 180
Baskı Yılı: 2015
Baskı Yeri: Ankara
Yayınevi: Gece Kitaplığı

LIBRI III (2017) 139-143
DOI: 10.20480/lbr.2018028
Geliş Tarihi: 05.02.2018 | Kabul Tarihi: 27.02.2018
Elektronik Yayın Tarihi: 08.03.2018
Telif Hakkı © Libri Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi, 2018

pdf  PDF indir

references  PDF görüntüle

info  Atıf Düzeni

E. AYAN (Çev.), Plano Carpini’nin Moğolistan Seyahatnamesi (1245-1247). Ankara 2015. Gece Kitaplığı, 180 sayfa. ISBN: 9786058549494

XIII. yüzyılda dünyayı sarsan en önemli olay, hiç şüphesiz ki Moğol istilasıdır. Asya’nın doğusunda, bozkırın ücra bir yerinde Cengiz Han tarafından başlatı­lan bu yangın, Moğol atlılarının rüzgârıyla batıya doğru tüm dünyaya yayıla­rak, önüne çıkan her şeyi kasıp kavurmuştur. Savaşın şiddeti ve vahşetin bütün korkunçluğunu hasımlarına yaşatan Moğol ordularının bilinçli ya da bilinçsiz uygulayageldikleri savaş stratejilerinden birisi de psikolojik harp ola­rak görülmektedir. Moğol ordusu gelmeden önce kâbus gibi çöken söylenti­ler, gelecek kaygıları sonucunda tahtını ve tacını kaybetmek durumunda ka­lacak olan saltanat sahiplerin uykusunu kaçırmıştır. Bazı liderler, gelen Moğol kasırgasına bent olup tarumar olmak yerine, farklı stratejiler geliştirip kasır­ga­yı kendi tarafına çekmek istemişlerdir. İstilacı kavmin dinini değiştirmek isteyen Papalık bu amaçla ardı ardına elçilik heyetlerini Moğol hanlarına gön­derip, kapıya dayanmış olan tehlikeyi bertaraf etmek yolunu tercih etmiştir. Moğolları durdurmak maksadıyla giden Papalık heyetlerinden birisi de Plano Carpini’nin başkanlık ettiği elçi kafilesidir. Carpini’yi kendisinden önce Moğol ülkesine giden diğer elçilerden ayıran fark ise, yolculuğu esnasında tuttuğu not­ları kitaplaştırmış olmasıdır. Bu yazımızda Carpini’nin eserinin Türkçeye çevirisi mercek altına alınacaktır.

Moğol istilasının yarattığı psikolojik tahribatın en önemli sebebi, ortaya çı­kan bilgi kirliliği olarak göze batmaktadır. Moğolları bir muamma olmaktan çıkaracak malumatı ise Papa’ya ve Hristiyan dünyasına ulaştırmak amacıyla hareket eden piskopos Carpini, sunduğu eşsiz bilgilerle eserini seyahatname­nin sınırları dışına çıkartmaktadır. Her şeyden önce salt gezi amacıyla kaleme alınmayan eserin birden fazla amacın tahakkukuna hizmet ettiği aşikârdır. Carpini seyahatinde Hristiyanlığı hâkim kılmak, Moğollar hakkında istihbarat elde etmek ve bilinmeyen Doğu’yu bilinir kılmak, kastıyla hareket etmekte­dir. Eserin yazılma amacının çok yönlü olması; yazarının benzer bir profil çiz­mesine neden olmaktadır. Carpini misyoner, casus, asker, coğrafyacı, antro­polog ve tarihçi kisvelerine bürünerek açmış olduğu alt başlıklarla okuyana, yazdıklarıyla görüntünün tamamını sunma gayretini göstermekte­dir. Anlatı­lan tutumun daha iyi anlaşılması adına Carpini’nin kendi dilinden eserin yazılış amacı şöyle belirtilmiştir: “Amacımız en azından Moğolların gerçek ni­yet ve planlarını öğrenip, bunları Hristiyanlara bildirerek, ani bir saldırı duru­munda, geçmişte olduğu gibi hazırlıksız yakalanmalarını önlemektir (s. 32)”.

Ortaçağ Avrupası’na birçok yönden damgasını vuran kilisenin entelektüel zümresine mensup olan Carpini, kendisini çok iyi geliştirmiş ve bu görev için Papa tarafından özellikle hizmeti olacağı düşüncesiyle görevlendirilmiştir. Do­ğumu 1182 olarak tahmin edilen Carpini, Fransisken tarikatına bağlı bir rahip olarak ömrünü sürdürmüştür. Hayatının en önemli yolculuğu olan seyahati ise bize Moğolların tarih ve kültürü başta olmak üzere birçok ko­nuda çok önemli bilgiler sunmuştur. 1245 yılında yolculuğuna başlayıp, 1247 yılında ülkesine dönen Carpini, elçilik görevi münasebetiyle Moğol Hanı’na Papa’nın mektubunu ulaştırırken, Han’ın cevabını içeren mektubu da Pa­pa’ya iletmiştir. Lyon’da başlayan bu iki yıllık yolculuk, Polonya ve Rusya üze­rinden Asya’nın içlerine, bugünkü Moğolistan’a kadar uzanmıştır. Yolculuk oldukça meşakkatli bir hal almış ve sırf bu yönü bile esere yer yer bir macera romanı havası katmıştır. Eserde anlatılanların gerçekliğini kanıtlamak isteyen Carpini, bu şekilde oluşacak olumsuz yargıların önüne geçmek için ayrı bir başlıkla seyahatine tanıklık edenlerden bahsetmiştir. Zaten anlatının geneli de ele alındığında Carpini’nin sık sık “bize yemin ederek anlatanlara göre” şek­linde ifadeleriyle gerçeklik açısından söylediklerini pekiştirme ihtiyacı his­set­miştir. Özellikle seyahatnamenin başında Carpini’nin şu sözleri bahsedilen konuya destek mahiyetindedir: “Bizim memleketimizde bilinmeyen bazı şey­leri, sadece okuyucularımızın merakını gidermek için yazmışsak, lütfen bizi yalancılıkla itham etmeyin, çünkü size anlattıklarımız ya şahsen gördüğümüz veya güvenilir olduğuna kanaat getirdiğimiz kişilerin anlattıkları gerçeklere dayanmaktadır (s. 33)”.

Carpini eserini her ne kadar açık ve net bir şekilde ortaya koymuş olsa da; iyi bir çevirinin rehberliği eşliğinde anlatılanların daha muhtevalı bir yapıya bü­rü­neceği açıktır. Sadece çeviri aşamasında kalarak akademik kimliği olan eserler birçok konunun açıkta kalmasına neden olacağından, çevirenin mü­da­haleleri had safhada önemlidir. Bu açıdan Ordu Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ergin Ayan Ortaçağ Tarihi alanında yapmış olduğu ihtisası müna­sebetiyle, eserin çevirisinin gerçek manada akademik hüviyete sahip olması­nı sağlamıştır. Çevirenin dipnotlar vasıtasıyla yapmış olduğu bilgilendirmeler sayesinde, Carpini’nin zamanıyla tezat oluşturan durumlar ve tarihi gerçekle­rin aksi yönündeki anlatılar, realite rayına oturtulmuştur. Ortaçağ’da eserle­rin çoğu zaman efsanelere ilişkin bilgiler sayesinde gerçekten uzak bir anla­yışla kaleme alındığı düşünülürse; çevirmenin esatiri ayıklayan profesyonel tavrı daha fazla önem kazanmaktadır.

Çeviri açık, anlaşılır ve iyi bir Türkçeye sahip olup, tarih kitaplarında sıkça rastlanan ağır anlaşılması güç anlatım özelliğine ait unsurlar yok denecek ka­dar azdır. Dipnotlarda sunulan zengin içeriğin iyi bir çalışmanın ürünü olduğu, kitabın sonundaki kaynakça ile belirgin kılınmaktadır. Carpini’nin vermiş ol­du­ğu bilgiler, dipnotlar vasıtasıyla dönemi anlatan başka kaynaklardaki bilgi­lerle karşılaştırılıp, okuyucunun objektif ölçütlerle karar almasının önü açılmıştır. Yine Carpini’nin es geçtiği, fakat konu bütünlüğü açısından zikredil­mesi zaruri bilgiler dipnotlarla sunulmuştur. Dipnotlarla ilgili göze batan tek olumsuzluk ise; çevirinin ana metni kadar dikkatli ve imlaya uygun bir şekilde kaleme alınmadığıdır. Ana metindeki kusursuzluk dikkate alındığında, tezat oluşturan bu görünüm dikkat çeken bir husustur.

Eser biri sunuş olmak üzere toplam on bölümden oluşmaktadır. Özellikle çevirenin seyahatnamenin ana çerçevesini göstermesi açısından hazırlamış olduğu sunuş kısmı; genel bir perspektif sunarak okuyucuyu konuya ısındır­maktadır. Sunuş kısmı altında ele alınan Carpini’nin hayatı, elçilik mektupları ve çeviriye esas bu mektupların resimleri Carpini’nin genel yorumlarıyla bü­tünlük içinde sunulmuştur. Carpini seyahatine ilişkin detaylara son bölümde değinirken, bu kısma kadar tüm yönleriyle ele alınmış bir Moğol Tarihi ortaya koyulmuştur. Ayrı başlıklar altında Moğollar ve Moğolistan hakkında coğrafi, sosyal, kültürel, siyasi, askeri, dini ve tarihi bilgiler verilmiştir. Eserin zengin bilgi içeriğine sahip olması, ana referans kaynağı olarak değerlendirilmesine neden olurken, aynı zamanda Moğollar hakkında kalem oynatanların başvur­madan geçemeyecekleri kadar önemli bir statüde konumlanmasına, neden olmuştur.

Eserde yer alan bazı özel bilgilerin Moğollar ile ilgili literatürdeki başka kay­naklarda yer almaması, eserin kıymetini kanıtlamaktadır. Sırf bu yönüyle bile yapılan yorumlar ekseninde yeni eserlerin kaleme alınması için seyahat­name belirgin bir çıkış noktası olmaktadır. Eserin yazıldığı dönemde devlet poli­tikasının şekillenmesinde referans kaynağı olarak kullanılacak olması, üst düzey bir ciddiyetle kaleme alındığının en önemli dayanağıdır. Carpini’nin verdiği bilgiler güvenirlik açısından değerlendirilecek olursa, toplanan malu­matın kilisede görevli başpiskoposun eliyle Hristiyanlığın en üst makamı olan (kutsiyetine inanılan) Papa’ya sunulmasına paralel olarak, azami gerçeği yan­sıtacağı dikkatten kaçmamaktadır.

Carpini’nin bilgiyi en saf haliyle sunduğu; eserin genelinde kendisini gös­ter­mektedir. Carpini elde ettiği bilgileri sunarken, yoruma fazla başvurmaksı­zın hareket etmektedir. Kültür ve insanlar ile ilgili yapılmış olan betimlemele­rin gayet zengin ve ayrıntı içerdiği gözden kaçmamaktadır. Analiz edilen un­sur­ların her biri Moğolların başarısını deşifre etmeye yönelik olup, tehdit algı­sına göre analizlerin yoğunlaştığı görülmektedir. Yine Moğolların tarihine iliş­kin bilgilerin detay içermesi geçmiş gelecek ekseninde, kilisenin strateji belir­lemesi amacına binaen verildiği açıktır.

Eserin dokuzuncu ve son bölümü ise seyahatin nasıl olduğuna ayrılmıştır. Numaralandırılmış on dokuz başlık altında verilen bu kısım Carpini’nin seyahatinin ana noktaları üzerine yoğunlaşmıştır. Hatırat özelliği gösteren bu kısımda yaşanılanlar tüm çıplaklığıyla ortaya koyulmuştur. Temas noktasının diplomatik bir ilişki olması, elçilik heyetinin ziyaretinin yeni Moğol Hanının be­lirlendiği zamana denk gelmesi verilen bilgilerin kıymetini katbekat art­tırmaktadır. Gidiş ve dönüş istikameti üzerindeki izlenimler dönemin havası­nın solunması açısından yüksek önemi haizdir. Buna rağmen Carpini’nin yolculuğu esnasında güzergâhı üzerinde bulunan farklı millet ve coğrafyalar üzerinde fazla durmadığı, odak noktası olarak Moğollara yoğunlaştığı dikkat­ten kaçmamaktadır. Yazarın bu yaklaşımı, konusuna fazlasıyla iyi odaklandığı­nın ve görevi ayrıca dini bir vecibeyi yerine getirmek anlamına geldiğinden, sonuç olarak ortaya konulan eser yüksek bir görev bilincinin cisimleşmiş hali olarak değerlendirilebilir.

Sonuçta Moğollarla ilgili literatürün eşsiz bir parçası Carpini Seyahatna­mesi Ergin Ayan’ın yorumuyla dilimize kazandırılmıştır. Literatüre yaptığı katkı, izleyen eserlerin referans kaynağı olarak sürekli Carpini’den iktibas yap­ma­larıyla anlaşılmaktadır. Moğollar dünya tarihi için önemli oldukları kadar Türk tarihi içinde önemli bir kavimdir. Bu nedenle Moğol tarihini de­şif­re etmek bir anlamda Türk tarihini deşifre etmektir. Moğol istilası ve neden ol­duğu gelişmelerin daha iyi anlaşılması için mezkûr eser anahtar hükmündedir.

Fırat Üniversitesi
Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı

Zafer SARAÇ (MA)
zafersarac@hotmail.com

  • Atıf Düzeni
  • Direkt Link
Z. Saraç, Plano Carpini’nin Moğolistan Seyahatnamesi (1245-1247). Çeviri: E. Ayan, Libri IV (2018) 139-143. DOI: 10.20480/lbr.2018028

Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2018/lbr-0158

8 Mart 2018 Aykan A.
← Anadolu Selçukluları: Ortaçağ Ortadoğusu’nda Saray ve Toplum
Derinlerdeki Portreler – Portraits of the Deep: Underwater Tales of Anatolia →

eISSN: 2458-7826

Yayın Gönderme

Çalışmalarınızı Editöryal Prensiplere ve Yazım İlkelerine göre düzenledikten sonra,  libri@akdeniz.edu.tr
adresine gönderebilirsiniz.

SCImago Journal & Country Rank

eISSN: 2458-7826

    PhaseKapakWeb
    PhaseKapakWeb
    PhaseKapakWeb PhaseKapakWeb PhaseKapakWeb

    SAYI I (2015)

    SAYI II (2016)

    SAYI III (2017)

    SAYI IV (2018)

    Search for Publication

    En çok okunanlar

    • Arkaik Dönem İonia Üretimi Ticari Amphoralar
      Arkaik Dönem İonia Üretimi Ticari A...
    • Plutarkhos, Moralia: Şans Üzerine
      Plutarkhos, Moralia: Şans Üzerine
    • Tarihe Yön Veren Büyük Komutanlar: İskender, Hannibal ve Sezar’ın Liderlik Dehası
      Tarihe Yön Veren Büyük Komutanlar: ...
    • Barbarlıktan Medeniyete Vikingler
      Barbarlıktan Medeniyete Vikingler
    • Yunan ve Roma’da Ölü Kültü
      Yunan ve Roma’da Ölü Kültü
    • Antikçağ’dan Bugüne Glykon Kültü
      Antikçağ’dan Bugüne Glykon Kültü
    • Plutarkhos, Paralel Yaşamlar: Pompeius & Karşılaştırma
      Plutarkhos, Paralel Yaşamlar: Pompe...
    • Tarihi Dönemlere Ayırmak Şart mı?
      Tarihi Dönemlere Ayırmak Şart mı?
    • Gracchus Kardeşler
      Gracchus Kardeşler
    • Persler: Anadolu’da Kudret ve Görkem (The Persians: Power and Glory in Anatolia)
      Persler: Anadolu’da Kudret ve Görke...
    • Konstantinopolis: Şehrin Dokusu
      Konstantinopolis: Şehrin Dokusu
    • Manisa Müzesi Heykeltıraşlık Eserleri
      Manisa Müzesi Heykeltıraşlık Eserle...
    • Cumhuriyet Dönemi Roma Vergi Sistemi
      Cumhuriyet Dönemi Roma Vergi Sistem...
    • Antik Kentler: Antik Yakındoğu, Mısır, Yunan ve Roma’da Kentsel Yaşamın Arkeolojisi.
      Antik Kentler: Antik Yakındoğu, Mıs...
    • L. Catilina Söylevi
      L. Catilina Söylevi

    PhaseKapakWeb

    eISSN: 2149-7826

    Libri

    • Ana Sayfa
    • Dergi Hakkında
    • Son Sayı
    • Arşiv
    • Yazım İlkeleri
    • Yayın Süreci
    • İletişim

    Creative Commons Lisansı
    Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

    Son Çıkan Yayınlar

    • Strabon, Geographika (Coğrafya): Kitap XI.1-14 20 Mart 2025
    • Stamped Amphora Handles from Magarsus 18 Şubat 2025
    • New Dedications from Phaselis to Apollon Epidamos, Artemis Pergaia and Hephaistos 28 Aralık 2024
    • New Inscriptions from Olympos (Lykia) 21 Aralık 2024
    • New Inscriptions from Nikaia XVI: Votives to Zeus (Bronton and Gorzaios) 18 Aralık 2024
    • New Reading of I.Mylasa I, 403 15 Aralık 2024
    • A Wandering Jewish Tombstone 9 Aralık 2024
    • Eine Gruppe neuer Grabinschriften aus Kestel bei Bursa 27 Mart 2024

    Yayın Arama

    Arşiv

    Flag Counter
    • Ana Sayfa
    • Dergi Hakkında
    • Son Sayı
    • Arşiv
    • Yayın Etiği
    • Yayın Gönderme
    • Yazım İlkeleri
    • Yayın Süreci
    • İletişim
    Copyright © 2015 www.libridergi.org
    • Türkçe
    • English (İngilizce)