Memlûk Ordusunun Yapısı Üzerine Araştırmalar I-II-III
David AYALON
ISBN: 9789751630117
Sayfa: 153
Baskı Yılı: 2015
Baskı Yeri: Ankara
Yayınevi: Türk Tarih Kurumu Yayınları
LIBRI IV (2018) 381-385
DOI: 10.20480/lbr.2018044
Geliş Tarihi: 04.12.2018 | Kabul Tarihi: 05.12.2018
Elektronik Yayın Tarihi: 06.12.2018
Telif Hakkı © Libri Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi, 2018
D. AYALON, Memlûk Ordusunun Yapısı Üzerine Araştırmalar I-II-III. Ankara 2015. Türk Tarih Kurumu Yayınları, 153 sayfa. Çev. A. M. Ağır. ISBN: 9789751630117
Memlûkler 1250-1517 yılları arasında Mısır ve Suriye’de hüküm sürmüş olan en büyük Müslüman-Türk devletlerinden birisidir. Ortaçağ’ın önemli devletleri arasında yer alan ve kendisinden yüzyıllarca bahsettiren bir devlet olma özelliği taşıyan Memlûklerin tarihi ise, oldukça ilgi çekicidir. Memlûkleri bu denli eşsiz ve farklı kılan, hiç şüphesiz ki idari yapılarının sistematik bir şekilde işleyişiydi. Bu da devletin teşkilatlanmasında önemli rol oynamıştır. İki buçuk asır Mısır ve Suriye coğrafyasında hüküm süren Memlûkler, devlet teşkilatı bakımından Selçuklulardan, Eyyûbilerden ve Fatımîlerden etkilenmişlerdir. Böylece kendilerinden önceki devletlerden almış oldukları uygulamaları sistematik bir şekilde geliştirerek kendisinden söz ettirecek bir idari yapı meydana getirmişlerdir. Bilindiği üzere Memlûk askerî sistemi temelde köleliğe dayanmaktaydı. Ordu ve idari alanda geliştirilen uygulamalar sayesinde Mısır’da önemli bir yer elde etmiş olan Memlûkler, kölelikten hükümdarlığa yükselmişlerdir. Bu eser David Ayalon’un (Bulletin of the School of Oriental and African Studies)’de yayınlamış olan 90 sayfalık makalelerinin derlenmesiyle oluşturulan bir yapıttır. Abdullah Mesut Ağır tarafından dilimize çevrilen eserin orijinal adı ise; “Studies on the Structure of the Mamlûk Army” başlığını taşımaktadır.
Eser; İçindekiler (IX-XII), Kısaltmalar (XIII), Çevirmenin Ön Sözü (XV-XVII), David Ayalon’un Hayatı ve Eserleri (XIX-XXII) ve Esere Dair (XXIV-XXV) kısımlarıyla başlayıp üç ana bölümün ardından gelen Kaynakça (143) ve Dizin (147) kısımlarıyla sona ermektedir.
Yazar, Çevirmenin Ön Sözü (XV-XVII) kısmında bu konudaki literatür hakkında bilgi verdikten sonra çalışmanın önemini vurgulamış, akabinde çevirinin meydana gelmesinde katkısı olanlara teşekkürlerini sunmuştur. Sonraki kısımda ise yazar tarafından Memlûk Devleti’nin askeri tarihi sahasında ayrıcalıklı bir yere sahip olan David Ayalon’un hayatı ve eserleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Kitabın giriş olarak nitelendirebileceğimiz Esere Dair (XXIV-XXV) kısmında yazar tarafından; Memlûk Devleti’nin menşei hakkında önemli bilgiler verilmekle beraber Memlûk dönemine ait önemli kaynaklara da değinilmiştir.
Kitabın ilk ana bölümü olan; Memlûk Ordusunun Yapısı Üzerine Araştırmalar I (3-42) adlı bölümün ilk alt başlığı olan Mısır’da Mevzilenen Memlûk Ordusu (3-5)’nda, yazar çağdaş kaynaklar da Memlûk ordusunun hangi birimlerden oluştuğuna dair açıklamalara yer vermiş, kaynakların tamamının doğru bilgi vermediğini ve bunun üzerine araştırmış olduğu tezlerini ortaya sunmuştur. Çalışmanın ilk alt başlığı da kendi içinde alt kısımlara ayrılmaktadır. Bunların ilki olan Sultan Memlûkleri (6-23)’de kendi altında ayrıca alt başlıklara ayrılmaktadır. Bunlar İktidarda Olan Sultanın Memlûkları (müşterevât, eclâb, cülbân) (8-18), Hâssakiyye (Muhafız, Maiyet, Askerlik Eğitimi Alan Genç) (19-23) ve Müstahdemûn (23-25) başlıklarıdır. Yazar burada Sultan Memlûklerinin, Memlûk ordusunun bel kemiğini oluşturduğunu söylemektedir. Bunların ordunun en önemli unsuru olmasının yanı sıra ayrıca sultana en yakın olan birlikler olmasından bahseder. Birinci bölümün ikinci alt başlığı olan Geçmiş Sultanların Memlûkleri (25-29)’nde yazar eski sultan Memlûklarına “memalikû’s-selatini’l-mukkaddime”, “karânîsa” veya “karânîs” denildiğini zikretmektedir. Ayrıca bunların sadece bir unvan taşımadığını ayrıca efendilerin isimlerini de taşıdığını ifade etmektedir. Alt başlığın tek alt bölümü olan Seyfiyye (29-32)’de ise yazar bunların El-Memmalikü’s Sultaniyye Es-Seyfiyye şeklinde adlandırılmasını vurgular. Birinci ana bölümün son alt başlığı olan Sultan Memlûk-larının ve Diğer Birimlerin Mevcutları (32-42)’nda ise devlet dâhilinde hizmet veren Memlûkler hakkında genel bilgiler verilmiştir.
Kitabın ikinci ana bölümü Memlûk Ordusunun Yapısı Üzerine Araştırmalar II (45-88) başlığını taşımaktadır. Bu ana bölüm kendi içinde Halka Askerleri (45-50) Halka’nın Gerilemeye Başlanması (50-57), Evlâdü’n-Nâs (57-60), Sultanların Oğulları (60-61), Ecnâdû’l-Mieteyn (62), Emîrlerin Memlûkları (62-66,) Emirlerin Memlûklarının Mevcudu (66), Bahriler Dönemi (66-68), Çerkezler Dönemi (68-69), Tavâşiyye (70-73), Emirler ve Bunların Rütbeleri (74-80), Memlûkların İlk Dönemlerinde Emirlerin Rütbeleriyle ilgili olan Terimler (81-85) ve Emirlerin Terfisi (86-88) gibi alt başlıklardan oluşmaktadır. Bölüm içerisinde ele alınan konularda genel itibariyle halka askerlerinin özelliklerine, görevlerine, kroniklerde bunların ele alınış şekillerine değinilmiş ve bunların almış oldukları unvanlar zikredilmiştir. Öte yandan Hicri VII-VIII. yüzyıllardan sonra halka askerlerinin gerilemesine sebebiyet veren sosyal, ekonomik ve coğrafi nedenler üzerine durulmakla beraber, Memlûk dönemi emirlerinin almış olduğu en yüksek ve en düşük rütbelere kadar detaylı bir şekilde durumları ortaya konmuştur. Ayrıca dönemin belli başlı olayları da ayrıntılarıyla birlikte zikredilmiştir.
Kitabın üçüncü ana bölümü Memlûk Ordusunun Yapısı Üzerine Araştırmalar III (91-111)’dır. Bu ana bölüm de ilk iki ana bölüm gibi kendi içinde alt başlıklardan meydana gelmektedir. İlk alt başlık olan Orduya Bağlı Olan Bürokratlar (91)’da yazar Memlûk ordusunu ve orduya bağlı bürokratları üç kategoriye ayırır. Bunlar; kılıç erbabı, siviller ve son olarak kalem erbabıdır. Bu alt başlıkların ilki de kendi içerisinde, Erbâbü’s-Suyuf (Kılıç Erbabı)(91-105), Nâibü’s-Saltana (Mısır’da ki Sultanın Yardımcısı ya da Nâibi) (91-93), Atabekü’l-Asakir (Başkomutan) (93-94), Emiru-Meclis (Meclis Emiri) (95), Emiru-Silah (Silah Emiri) (95), Emiru-Meclis (Meclis Emiri) (95), Emiru Silah (Silah Emiri) (95), Hâcibü’l Hüccâb (Teşrifatçı) (95), Re’sü’n-Nevbeti’n-Nüvvâb (Memlûk Birliklerinin Reisi) (96-97), Vezir (97-98), Üstâddâr (Büyük Vekilharç) (98), Hâzindâr el-Kebîr (Büyük Hâzinedâr) (98-99), Devâdâr el-Kebir (Büyük Devitçi) (99), Emiru Ahûr (100), Emiru Candâr (101) ,Nakîbü’l-Ceyş (102-103), Nakîbü’l-Memâlik (103-104), Mukaddemü’l-Memâlikü’s-Sultaniyye (104), Kâtibü’l-Memâlîkü’s-Sultaniyye (Sultan Memlûklarının Yazıcısı) (104) ve Melikü’l-Ümerâ (Emirlerin Meliki) (104) gibi alt kısımlara ayrılmaktadır. Yazar bu bölümde bunların anlamlarına ve görevlerine değinmiştir. İkinci alt başlık olan Erbâbü’l-Kalem (Kalem Erbâbı)’de kendi içerisinde; Nâzırü’l-Ceyş (Ordu Müfettişi) (105), Nâzırü’l Hazâ’ini’s-Silah (Silah Depolarının Denetmeni) (105), Nâzırü’l Hazâ’ini’s-Silah (Silah Depolarının Denetmeni) (105) ve Nazırü’l-Istablâti’s-Sultaniyye (Devlet Atlarının Denetmeni) (106) olmak üzere dört alt başlığa ayrılmıştır. Ana bölümün üçüncü alt başlığı ise; El-Mütaammimûn (Dinî Makamlar) başlığı altındaki Kadı’l-‘Asker (Ordu Yargıcı) (106-107), ve Makamlardaki Gelişim Süreçleri (107-111) adlı başlıklardan oluşmaktadır. Burada Memlûk ordusuna bağlı olan bürokratlar, Memlûklerdeki en yüksek rütbeli emirler ve bu emirlerin ordu ve ümera üzerindeki görev ve yetkileri ayrıntılı olarak ortaya konmuştur. Ayrıca yazar; devlet dâhilindeki mevcut makamlarda, çeşitli olaylar neticesinde Memlûkler döneminde önemli değişikliklere gidilmesinden bahsetmiştir.
Kitabın dördüncü ve son ana bölümü kendi içinde Ek A (115-118) ve Ek B (119-142) şeklinde iki ana başlığa ayrılmıştır. Ek A’nın alt başlıkları olan El-Makrîzi’ye Göre Er-Revkü’n-Nasırî Esnasında Ordu Mevcudu (H. 715) (115-116), Ez-Zâhiri’ye Göre Memlûk Sultanlığı Döneminde Ordu Mevcudu (117-118) kısımlarında ise yazar Memlûk kaynaklarında ordu sayısı hakkında verilen rakamları tespit etmekte ve değerlendirmektedir. Ek B kısmının ilk alt başlığı olan Karânîs Kimler idi (119-136)’de yazar A. N. Poliak’ın “karânîs” hakkındaki görüşlerine ve bu Avrupalı yazarın metinlerine değinmiş ilerleyen sayfalarda ise, kendi tezlerini ortaya atarak Poliak’ın Karânîsler hakkındaki görüşlerini çürütmeye çalışmıştır. Burada yazar karânîsleri, “Sultan Memlûkları” olarak değerlendirmiştir. Öte yandan yabancı kaynakların aksine önemsiz olarak görülen karânîslerin aslında Memlûk döneminde önemli bir mevki sahip olduğunu anlatmaya çalışmıştır. Bölümün diğer alt başlıkları olan, Savaşta Karânîs ve Müşterevât (136-137) ve Karânîs ve Müşterevât’ın Ücretleri (137-139) ise başlıklarda geçen komular ele alınmıştır. Kitabın bu kısmının son ana başlığında ise Memlûklerde İktâların Dağıtımı (140-142) konusu ele alınmış ve değerlendirilmiştir. Yazar burada en-Nasır Muhammed döneminde ordu sayısı, bu ordularda yer alan, Bedevi, Türk ve Kürtlerden oluşan Memlûk orduları ve bunların mevcutlarına değinmiştir. Son bölümde ise yazar; Karânîsler’e karşı uygulanan adaletsiz muamelelerden bahsetmiştir. Bu muamelenin, maaş ödemelerinde de belirgin bir şekilde ortaya çıktığını ayrıca vurgulamıştır. Yazar son olarak Memlûk Devleti’nde karanislerin şerefli bir konuma sahip olduğunu gösteren iddiaları kendi görüşleri ışığında reddederek eserini sonlandırmıştır.
Kitapta Memlûk Devletinin temel unsurunu oluşturan ordu ve idarecilerin devlet ve ümeraya karşı görev ve yükümlülükleri anlatılmakla birlikte, Memlûk dönemine ait ana ve yabancı kaynaklardan hareketle yaşanılan olaylar ayrıntılı olarak okuyucuların dikkatine sunulmuştur. Ayrıca ana kaynaklar mukayeseli olarak değerlendirilmekte, Memlûk dönemi idarecileri hakkında genel bilgiler farklı bakış açıları ile birlikte ortaya konulmuştur. Eserden anlaşıldığı gibi Memluklerin coğrafi açıdan geniş sınırlara ulaşmasının en önemli etkeni iyi bir askeri ve idari teşkilata sahip olmalarıydı. Böyle güçlü bir devleti ayakta tutan en önemli etken de devletin güçlü bir ordu ve idari teşkilatlanmalarının bulunmasıydı. Memlûklerde yöneten sınıfın idarecilerinin her birinin farklı görevleri üstlenmesi sonuç itibariyle devletin işleyişini en iyi seviyeye ulaştırmıştır. Köklü bir devlet olma özelliği taşıyan Memlûkler, kendi selefleri olan Abbasî ve Eyyubilerden almış oldukları bu idari sistemleri düzenli bir şekilde geliştirerek kendi bünyelerine uyarlamışlardır. Bilimsellikten uzaklaşmadan yalın ve sade bir dille yazılmaya çalışılan bu eser hem Memlûk araştırmacılarının hem de bu alana meraklı olan tüm okuyucuların dikkatini çekebilecek bir eser olma özelliğini taşımaktadır. Böylesine kıymetli bir eseri Türkçe literatüre kazandırma lütfunu gösteren ayrıca hocamıza teşekkürü borç bilir ve bu çabasının devamını dileriz.
Akdeniz Üniversitesi
Tarih Bölümü
Rozelin DÖNDÜ (MA)
rozelin.rozelin@hotmail.com
Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2018/lbr-0174