Galenos, Küçük Topla Egzersiz Hakkında
Çeviren: Nurşah ÇOKBANKİR ŞENGÜL
Geliş Tarihi: 23.05.2022 | Kabul Tarihi: 10.06.2022
Elektronik Yayın Tarihi: 08.07.2022
Galenos, Küçük Topla Egzersiz Hakkında. Çev. N. Çokbankir Şengül. Libri VIII (2022) 81-90.
Claudius Galenos, MS 129 yılında Küçük Asya kentlerinden Pergamon’da doğmuştur. Büyük İskender’in ölümüyle komutanları arasındaki çekişmelerin yaşandığı dönemde ortaya çıkan Hellenistik Krallıklar arasında önemli bir yere sahip olan ve Attalos Hanedanlığı’nın merkezi konumuna yer alan Pergamon Kenti, yine bu krallığın başındaki yöneticiler tarafından bir kültür merkezi olarak dizayn edilmişti. Roma’nın Küçük Asya’daki en önemli müttefiklerinden biri olması ile, bu Hellenistik kent önemini daha da artırmıştır. Roma İmparatorluk Dönemi’nde de kent kültürel ve mimari gelişimini sürdürmüştür.
Kentte MÖ IV. yüzyıla dayanan sağlık tanrısı Asklepios Soter’e adanmış bir sağlık merkezinin varlığı, kenti din ve sağlık açısından önemli bir konuma taşımış, şifa arayan birçok kişinin burayı ziyaret etmesine sebep olmuştur. Pausanias’a göre Asklepieion, Pergamon’da bir av esnasında yaralanan (σπάσμα) Arkhias isimli şahıs tarafından kurulmuştu. Arkhias burada aldığı yaraları tanrının ünlü kült merkezi Epidauros’ta iyileşince, tanrı Asklepios’un kültünü Pergamon’a taşımıştı[1]. Roma İmparatoru Hadrianus zamanında en parlak dönemini yaşayan kült merkezi, geçirdiği tadilatlarla kentin önemli kutsal merkezi halini almış ve Asklepios Pergamenus deus olarak tapınım görmüştü[2]. M. Cornerlius Fronto’nun imparator Marcus Aurelius ile bir mektubundan Pergamon’daki Asklepieion’un tüm Imperium Romanum için önemli bir sağlık merkezi olduğu anlaşılmaktadır[3]. Ünlü hatip Aelius Aristides ve imparator Caracalla da bu merkeze şifa bulmak amacıyla ziyaretler de bulunmuşlardı[4].
Pergamon’daki Asklepieion sağlık arayanlar için önemli bir ziyaret merkezi olmasının yanı sıra, aynı zamanda tıp eğitimi için de önemli bir merkez haline gelmiş olmalıdır. Bunun en önemli kanıtlarından biri Galenos’tur. Erken yaşlarından itibaren babası tarafından eğitilen Galenos[5], 17 yaşından itibaren tıp eğitimine Pergamon’da başlamıştır[6] ve ilk öğretmeni anatomi uzmanı Satyros olmuştur[7]. Tıp eğitimine başlamasında babasının, muhtemel Asklepios tarafından gönderilen, rüyaları etkili olmuştur[8]. Tıp eğitimine Smyrna, Korinthos ve Aleksandreia’da devam eden Galenos, eğitimini tamamladıktan sonra vatanına geri dönerek gladyatör okulunda doktor olarak göreve başlamıştır. Yaptığı iş öylesine dikkat çekiciydi ki, 4 yıl boyunca gladyatör okuluna doktor olarak atanmıştı[9]. Roma’ya ilk gidişinde Peripatetik filozof Eudemos’un öğrencisi olması[10], Boethius ile birlikte anatomik çalışmalarını devam ettirmesi[11] ve diğer okulların üyeleri ile yaptığı halka açık tartışmaların ününü arttırıp, ayrıca düşman edinmesine de sebep olması onun hayatında önemli bir rol oynamıştır[12]. Galenos ayrıca II. Sofistik Dönem’in (MS I. yüzyıl sonu- III. yüzyıl başı) önemli isimlerinden biridir. Galenos’un eğitiminde önemli yer tutan felsefe eğitiminin, onun tıp alanındaki düşünce yapısına yansıması da “ὅτι ὁ ἄριστος ἰατρὸς καὶ φιλόσοφος” cümlesiyle açıklanabilir[13].
166-168 yılları arasında sebebi bilinmese de Pergamon’a geri döner. Sonrasında imparator Marcus Aurelius Antoninus’un çağrısı üzerine Germania’da Roma ordusuna katılmak üzere Pergamon’dan ayrılır ve 169 yılında hayatının geri kalanını geçireceği Roma’ya döner. Hayatının bu dönemi eserlerinin büyük bir çoğunluğunu kaleme aldığı bir dönem oldu ve başarıları sonucunda 176 yılında Roma’ya dönen imparator Marcus Aurelius tarafından imparator doktoru yapılarak önemli bir himaye altına girdi. 200 yılına kadar da aktif bir yazın hayatı geçirdiği takip edilmektedir. Tahminen 216 yılında vefat ettiği düşünülmektedir, ancak nerede öldüğü bilinmemektedir[14]. Galenos’un yaşamının önemli kesitlerini içeren kronolojisi aşağıdaki tabloda sunulmuştur[15]:
129/130 | Mimar Aelius Nikias’ın ve huysuz bir annenin[16] oğlu olarak Pergamon’da doğdu. |
143-147 | Babasının denetimi altında eğitime başladı. Matematik, geometri ve mantık üzerine yoğunlaştı. |
147-149 | Babasının rüyalarını takiben, Pergamon’da başlıca öğretmenlerden tıp eğitimi başladı. |
149-157 | 149 yılında babasının ölümü üzerine tıp eğitimi için seyahat etmeye başlamıştır. Eğitimi Smyrna, Korinthos ve Aleksandreia’da devam etmiş, Pelops, Albinus ve muhtemelen Numisianus’tan eğitim almıştır[17]. |
157-162 | Tıbbi uygulamalar için Aleksandreia’dan Pergamon’a geri döner ve kentin gladyatör okuluna doktor olarak atanır. İlk anatomik keşiflerini gerçekleştirir. |
162-166 | Kent Roma’ya geçer. Burada kısmen Boethius’un himayesinde anatomik çalışmalarına devam eder. |
166-168 | Belirsiz nedenlerle Pergamon’a geri döner. İhtimaller arasında Roma’da yaşanan veba ya da düşmanlar ve Pergamon’da şartların iyileşmesi söz konusudur[18]. |
168-169 | Germania’daki imparator Marcus Aurelius’un ordusu ile sefere çağrıldı ve buradan 2. kez Roma’ya gitti. Yaşamının geri kalan kısmının büyük bir çoğunluğunu burada geçirir. |
169-200 | Eserlerinin birçoğunu bu tarihler arasında yazar. Burada çevirisi tapılan “Küçük Topla Egzersiz Hakkında”[19] eserini de bu tarihlerde yazmıştır. |
200-216 | Bu tarihler arasında pek fazla detay yoktur. 215 ya da 216 yıllarında ölmüş olması muhtemeldir. Ölüm yeri ve şekli bilinmemektedir. |
Bu çalışmada çevirisi yapılan Küçük Topla Egzersiz Hakkında[20] isimli eserinde Galenos, ölçülü egzersizlerin beden üzerindeki olumlu etkilerini ele almıştır. İmparator Marcus Aurelius (MS 161-180) dönemine ait profesyonel bir hekimin, Roma İmparatorluğu’na dağılmış olan hamamlarda oynanan top oyunlarını nasıl gördüğünü gösteren önemli bir belgedir[21]. Galenos bu incelemesinde küçük topla yapılan egzersizin bedensel etkisinin ortaya koyarken ruh üzerindeki etkilerine de değinmiştir[22]. Galenos için beden kadar ruhun iyiliği de önemlidir, bu yüzden ruha neşe getiren egzersizler en iyi egzersizler arasında sayılmıştır[23].
ΓΑΛΗΝΟΥ ΠΕΡΙ ΤΟΥ ΔΙΑ ΤΗΣ ΣΜΙΚΡΑΣ ΣΦΑΙΡΑΣ ΓΥΜΝΑΣΙΟΥ
I. Πηλίκον μὲν ἀγαθόν ἐστιν͵ ὦ Ἐπίγενες͵ εἰς ὑγίειαν γυμνάσια͵ καὶ ὡς χρὴ τῶν σιτίων ἡγεῖσθαι αὐτά͵ παλαιοῖς ἀνδράσιν αὐτάρκως εἴρηται͵ φιλοσόφων τε καὶ ἰατρῶν τοῖς ἀρίστοις· ὅσον δ΄ ὑπὲρ τἄλλα τὰ διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας ἐστί͵ τοῦτ΄ οὐδέπω τῶν πρόσθεν ἱκανῶς οὐδεὶς ἐξηγήσατο. δίκαιον οὖν ἡμᾶς ἃ γιγνώσκομεν εἰπεῖν͵ ὑπὸ σοῦ μὲν κριθησόμενα τοῦ πάντων ἠσκηκότος ἄριστα τὴν ἐν αὐτοῖς τέχνην͵ χρήσιμα δ΄͵ εἴπερ ἱκανῶς εἰρῆσθαι δόξειε͵ καὶ τοῖς ἄλλοις͵ οἷς ἂν μεταδῷς τοῦ λόγου͵ γενησόμενα.
Φημὶ γὰρ ἄριστα μὲν ἁπάντων γυμνασίων εἶναι τὰ μὴ μόνον (900K) τὸ σῶμα διαπονεῖν͵ ἀλλὰ καὶ τὴν ψυχὴν τέρπειν δυνάμενα. καὶ ὅσοι κυνηγέσια καὶ τὴν ἄλλην θήραν ἐξεῦρον͵ ἡδονῇ καὶ τέρψει καὶ φιλοτιμίᾳ τὸν ἐν αὐτοῖς πόνον κερασάμενοι͵ σοφοί τινες ἄνδρες ἦσαν καὶ φύσιν ἀνθρωπίνην ἀκριβῶς καταμεμαθηκότες. τοσοῦτον γὰρ ἐν αὐτῇ δύναται ψυχῆς κίνησις͵ ὥστε πολλοὶ μὲν ἀπηλλάγησαν νοσημάτων ἡσθέντες μόνον͵ πολλοὶ δ΄ ἑάλωσαν ἀνιαθέντες. οὐδ΄ ἔστιν οὐδὲν οὕτως ἰσχυρόν τι τῶν κατὰ τὸ σῶμα παθημάτων͵ ὡς κρατεῖν τῶν περὶ τὴν ψυχήν. οὔκουν οὐδ΄ ἀμελεῖν χρὴ τῶν ταύτης κινήσεων ὁποῖαί τινες ἔσονται͵ πολὺ δὲ μᾶλλον ἢ τῶν τοῦ σώματος ἐπιμελεῖσθαι τά τ’ ἄλλα καὶ ὅσῳ κυριώτεραι. τοῦτο μὲν δὴ κοινὸν ἁπάντων γυμνασίων τῶν μετὰ τέρψεως͵ ἄλλα δ΄ ἐξαίρετα τῶν διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας͵ ἃ ἐγὼ νῦν ἐξηγήσομαι.
II. Πρῶτον μὲν ἡ εὐπορία. εἰ γοῦν ἐννοήσειας, ὅσης δεῖται παρασκευῆς θ᾽ ἅμα καὶ σχολῆς τά τ᾽ ἄλλα πάντα τὰ περὶ θήραν ἐπιτηδεύματα καὶ τὰ κυνηγέσια, (901K) σαφῶς ἂν μάθοις, ὡς οὔτε τῶν τὰ πολιτικὰ πραττόντων οὐδεὶς οὔτε τῶν τὰς τέχνας ἐργαζομένων δυνατὸς μεταχειρίζεσθαι τὰ τοιαῦτα γυμνάσια. καὶ γὰρ πλουτοῦντος δεῖται πολλῶν καὶ σχολὴν ἄγοντος οὐκ ὀλίγην ἀνθρώπου. τοῦτο δὲ μόνον οὕτω μὲν φιλάνθρωπον, ὡς μηδὲ τὸν πενέστατον ἀπορεῖν τῆς ἐπ’ αὐτὸ παρασκευῆς οὐ γὰρ δικτύων οὐδ᾽ ὅπλων οὐδ᾽ ἵππων οὐδὲ κυνῶν θηρευτικῶν, ἀλλὰ σφαίρας μόνης δεῖται καὶ ταύτης σμικρᾶς, οὕτω δ’ εὔγνωμον εἰς τὰς ἄλλας πράξεις, ὥστ᾽ οὐδεμιᾶς αὐτῶν ὀλιγωρεῖν ἀναγκάζει δι᾽ αὑτό. καίτοι τί ἂν εὐπορώτερον γένοιτο τοῦ καὶ τύχην ἀνθρωπίνην ἅπασαν καὶ πρᾶξιν προσιεμένου; τῶν μὲν γὰρ ἀμφὶ τὰς θήρας γυμνασίων τῆς χρήσεως οὐκ ἐφ᾽ ἡμῖν ἡ εὐπορία·πλούτου τε γὰρ δεῖται τὴν παρασκευὴν τῶν ὀργάνων ἐκπορίζοντος καὶ ἀργίας σχολῇ τὸν καιρὸν ἐπιτηρούσης. τούτου δ᾽ ἡ τῶν ὀργάνων παρασκευὴ καὶ τοῖς πενεστάτοις εὔπορος, ὅ τε καιρὸς τῆς χρήσεως καὶ τοὺς ἱκανῶς ἀσχόλους ἀναμένει. τὸ μὲν δὴ τῆς εὐπορίας αὐτοῦ τηλικοῦτον ἀγαθόν.
Ὅτι δὲ καὶ πολυαρκέστατον τῶν ἄλλων (902K) γυμνασίων, ὧδ᾽ ἂν μάλιστα μάθοις, εἰ σκέψαιο καθ᾽ ἕκαστον αὐτῶν, ὅ τι τε δύναται καὶ οἷόν τι τὴν φύσιν ἐστίν. εὑρήσεις γὰρ ἢ σφοδρὸν ἢ μαλακὸν ἢ τὰ κάτω μᾶλλον ἢ τὰ ἄνω κινοῦν ἢ μέρος τι πρὸ τῶν ἄλλων, οἷον ὀσφὺν ἢ κεφαλὴν ἢ χεῖρας ἢ θώρακα, πάντα δ᾽ ἐξ ἴσου τὰ μέρη τοῦ σώματος κινοῦν καὶ δυνάμενον ἐπί τε τὸ σφοδρότατον ἀνάγεσθαι καὶ ἐπὶ τὸ μαλακώτατον ὑφίεσθαι τῶν μὲν ἄλλων οὐδέν, τοῦτο δὲ μόνον τὸ διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας γυμνάσιον, ὀξύτατόν γ᾽ ἐν μέρει καὶ βραδύτατον γενόμενον, σφοδρότατόν τε καὶ πρᾳότατον, ὡς ἂν αὐτός τε βουληθῇς καὶ τὸ σῶμα φαίνηται δεόμενον. οὕτω δὲ καὶ τὰ μέρη κινεῖν ἔστι μὲν αὐτοῦ πάνθ᾽ ὁμοῦ, εἰ τοῦτο συμφέρειν δόξειεν, ἔστι δὲ πρὸ ἄλλων ἄλλα, εἰ καὶ τοῦτό ποτε δόξειεν.
Ὅταν μὲν γὰρ συνιστάμενοι πρὸς ἀλλήλους καὶ ἀποκωλύοντες ὑφαρπάσαι τὸν μεταξὺ διαπονῶσι,μέγιστον αὐτὸ καὶ σφοδρότατον καθίσταται πολλοῖς μὲν τραχηλισμοῖς, πολλαῖς δ᾽ ἀντιλήψεσι παλαιστικαῖς ἀναμεμιγμένον, ὥστε κεφαλὴν μὲν καὶ αὐχένα διαπονεῖσθαι τοῖς τραχηλισμοῖς, πλευρὰς δὲ καὶ (903K) θώρακα καὶ γαστέρα ταῖς τε τῶν ἁμμάτων περιθέσεσι καὶ
ἀπώσεσι καὶ ἀποστηρίξεσι καὶ ταῖς ἄλλαις παλαιστικαῖς λαβαῖς. τούτῳ δὲ καὶ ὀσφὺς τείνεται σφοδρῶς καὶ σκέλη, <καὶ δὴ ῥώννυται καὶ τὸ> ἑδραῖον τῆς βάσεως τῷ τοιούτῳ πόνῳ. τὸ δὲ καὶ προβαίνειν <καὶ ὑποβαίνειν> καὶ εἰς τὰ πλάγια μεταπηδᾶν οὐ μικρὸν σκελῶν γυμνάσιον, ἀλλ᾽, εἰ χρὴ τἀληθὲς εἰπεῖν, μόνον δικαιότατα κινοῦν πάντ᾽ αὐτῶν τὰ μόρια. τοῖς μὲν γὰρ προϊοῦσιν ἕτερα νεῦρα καὶ μύες, τοῖς δ᾽ ὑποβαίνουσιν ἕτερα διαπονεῖται πλέον, οὕτω δὲ καὶ τοῖς εἰς τὰ πλάγια μεθισταμένοις ἄλλα. καὶ ὅστις καθ᾽ ἓν εἶδος κινήσεως κινεῖ τὰ σκέλη καθάπερ οἱ θέοντες, ἀνωμάλως οὗτος καὶ ἀνίσως τὰ μέρη γυμνάζει.
III. Ὡς δὴ τοῖς σκέλεσιν, οὕτω καὶ ταῖς χερσὶ τὸ γυμνάσιον τοῦτο δικαιότατον ἐν παντὶ σχήματι λαμβάνειν ἐθιζομένων τὴν σφαῖραν. ἀνάγκη γὰρ κἀνταῦθα τὴν ποικιλίαν τῶν σχημάτων ἄλλοτ᾽ ἄλλους τῶν μυῶν τείνειν σφοδρότερον, ὥστε πάντας ἐν μέρει πονοῦντας ἴσον ἔχειν, (904K) ἀνάπαυλάν τε τοῖς ἡσυχάζουσιν εἶναι τὸν χρόνον τῶν ἐνεργούντων, καὶ οὕτως ἐν μέρει πάντας ἐνεργοῦντάς τε καὶ ἀναπαυομένους οὔτ᾽ ἀργοὺς μένειν τὸ πάμπαν οὔτε κόποις ἁλίσκεσθαι μόνους πονοῦντας. ὄψιν δ᾽ ὅτι γυμνάζει, μαθεῖν ἔνεστιν ὑπομνησθέντας, ὡς, εἰ μή τις ἀκριβῶς τὴν ῥοπὴν τῆς σφαίρας εἰς ὅ τι φέροιτο προαισθάνοιτο, διαμαρτάνειν τῆς λαβῆς ἀναγκαῖόν ἐστιν αὐτόν. ἐπὶ τούτῳ δὲ καὶ τὴν γνώμην θήγει τῇ φροντίδι τοῦ τε μὴ καταβαλεῖν καὶ τοῦ διακωλῦσαι τὸν μέσον ἢ αὐτὸν ὑφαρπάσαι, εἴπερ ἐν τούτῳ κατασταίη. φροντὶς δὲ μόνη μὲν καταλεπτύνει, μιχθεῖσα δέ τινι γυμνασίῳ καὶ φιλοτιμίᾳ καὶ εἰς ἡδονὴν τελευτήσασα τὰ μέγιστα καὶ τὸ σῶμα πρὸς ὑγίειαν καὶ τὴν ψυχὴν εἰς σύνεσιν ὀνίνησιν.
Οὐ σμικρὸν δὲ καὶ τοῦτ᾽ ἀγαθόν, ὅταν ἄμφω τὸ γυμνάσιον ὠφελεῖν δύνηται, καὶ σῶμα καὶ ψυχήν, εἰς τὴν ἰδίαν ἑκάτερον ἀρετήν. ὅτι δ᾽ ἀσκεῖν ἄμφω δύναται τὰς μεγίστας ἀσκήσεις, ἃς μάλιστα μετιέναι τοῖς στρατηγικοῖς οἱ πόλεως βασιλεῖς νόμοι κελεύουσιν, οὐ χαλεπὸν κατιδεῖν. ἐπιθέσθαι (905K) γὰρ ἐν καιρῷ καὶ λαθεῖν ἐπιθέμενον καὶ ὀξυλαβῆσαι τὴν πρᾶξιν καὶ σφετερίσασθαι τὰ τῶν ἐναντίων ἢ βιασάμενον ἢ καὶ ἀδοκήτως ἐπιθέμενον καὶ φυλάξαι τὰ κτηθέντα τῶν ἀγαθῶν στρατηγῶν ἔργα·καὶ τὸ σύμπαν φάναι, φύλακά τε καὶ φῶρα δεινὸν εἶναι χρὴ τὸν στρατηγόν, καὶ ταῦτ᾽ αὐτοῦ τῆς ὅλης τέχνης τὸ κεφάλαιον. ἆρ᾽ οὖν ἄλλο τι γυμνάσιον οὕτω προεθίζειν ἱκανὸν ἢ φυλάττειν τὸ κτηθὲν ἢ ἀνασῴζειν τὸ μεθειμένον ἢ τῶν ἐναντίων τὴν γνώμην προαισθάνεσθαι; θαυμάζοιμ᾽ ἄν, εἴ τις εἰπεῖν ἔχοι. τὰ πολλὰ γὰρ αὐτῶν αὐτὸ τοὐναντίον ἀργοὺς καὶ ὑπνηλοὺς καὶ βραδεῖς τὴν γνώμην ἐργάζεται. καὶ γὰρ καὶ ὅσα κατὰ παλαίστραν πονοῦσιν εἰς πολλοὺς στεφανίτας ἀγῶνας, πολυσαρκίαν μᾶλλον ἢ ἀρετῆς ἄσκησιν φέρει·πολλοὶ γοῦν οὕτως ἐπαχύνθησαν, ὡς δυσχερῶς ἀναπνεῖν. ἀγαθοί γ᾽ οὐδ᾽ ἂν δύναινθ᾽ οἱ τοιοῦτοι πολέμου γενέσθαι στρατηγοὶ ἢ βασιλικῶν ἢ πολιτικῶν πραγμάτων ἐπίτροποι· θᾶττον ἂν τοῖς ὑσὶν ἢ τούτοις τις ὁτιοῦν ἐπιτρέψειεν.
ἀλλ᾽ ἴσως οἰήσῃ με δρόμον ἐπαινεῖν καὶ τἄλλ᾽ ὅσα λεπτύνει τὸ σῶμα γυμνάσια. τὸ δ᾽ οὐχ (906K) οὕτως ἔχει. τὴν γὰρ ἀμετρίαν ἐγὼ πανταχοῦ ψέγω, καὶ πᾶσαν τέχνην ἀσκεῖν φημι χρῆναι τὸ σύμμετρον, κἂν εἴ τι μέτρου στερεῖται, τοῦτ᾽ οὐκ εἶναι καλόν. οὔκουν οὐδὲ δρόμους ἐπαινῶ τῷ τε καταλεπτύνειν τὴν ἕξιν καὶ τῷ μηδεμίαν ἄσκησιν ἀνδρείας ἔχειν. οὐ γὰρ δὴ τῶν ὠκέως φευγόντων τὸ νικᾶν, ἀλλὰ τῶν συστάδην κρατεῖν δυναμένων, οὐδὲ διὰ τοῦτο Λακεδαιμόνιοι πλεῖστον ἠδύναντο τῷ τάχιστα θεῖν, ἀλλὰ τῷ μένειν θαρροῦντες. εἰ δὲ καὶ πρὸς ὑγίειαν ἐξετάζοις, ἐφ᾽ ὅσον ἀνίσως γυμνάζει τὰ μέρη τοῦ σώματος͵ ἐπὶ τοσοῦτον οὐδ΄ ὑγιεινόν. ἀνάγκη γὰρ αὐτῷ τὰ μὲν ὑπερπονεῖν͵ τὰ δ΄ ἀργεῖν παντελῶς. οὐδέτερον δ΄ αὐτῶν ἀγαθόν͵ ἀλλ΄ ἄμφω καὶ νόσων ὑποτρέφει σπέρματα καὶ δύναμιν ἄρρωστον ἐργάζεται.
IV. Μάλιστ’ οὖν ἐπαινῶ γυμνάσιον, ὃ καὶ σώματος ὑγίειαν ἱκανὸν ἐκπορίζειν καὶ μερῶν εὐαρμοστίαν καὶ ψυχῆς ἀρετήν, ἃ πάντα τῷ διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας ὑπάρχεικαὶ γὰρ ψυχὴν εἰς πάντα δυνατὸν (907K) ὠφελεῖν καὶ τοῦ σώματος τὰ μέρη δι’ ἴσου πάντα γυμνάζειν·ὃ καὶ μάλιστ’ εἰς ὑγίειαν συμφέρει καὶ συμμετρίαν ἕξεως ἐργάζεται, μήτ’ ἄμετρον πολυσαρκίαν μήθ’ ὑπερβάλλουσαν ἰσχνότητα φέρον, ἀλλ’ εἴς τε τὰς ἰσχύος δεομένας πράξεις ἱκανὸν καὶ ὅσαι τάχους χρῄζουσιν ἐπιτήδειον. οὕτω μὲν οὖν ὅσον ἐν αὐτῷ τὸ σφοδρότατον οὐδενὸς τῶν πάντων κατ’ οὐδὲν ἀπολείπεται. τὸ δὲ πρᾳότατον ἴδωμεν αὖθις. ἔστι γὰρ ὅτε καὶ τούτου δεόμεθα διά θ’ ἡλικίαν ἢ μηδέπω φέρειν ἰσχυροὺς πόνους ἢ μηκέτι δυνάμενοι καὶ κάματον ἐπανεῖναι βουληθέντες ἢ ἐκ νόσων ἀνακομιζόμενοι. δοκεῖ δέ μοι κἀν τούτῳ πλέον ἔχειν ἑτέρου παντός·οὐδὲν γὰρ οὕτω πρᾷον ὡς αὐτὸ τοῦτ’, εἰ πρᾴως αὐτὸ μεταχειρίζοιο. δεῖ δὲ μέσῳ μὲν οὖν τηνικαῦτα χρῆσθαι μηδενὶ σύμμετρον ἀποστάντα, τὰ μὲν ἠρέμα προβαίνοντα, τὰ δὲ καὶ κατὰ χώραν μένοντα, μὴ πολλὰ διαγωνισάμενον, ἐπὶ τῷδε δὲ τρίψεσι μαλακαῖς δι’ ἐλαίου καὶ λουτροῖς θερμοῖς (908K) χρῆσθαι. τοῦτο μὲν οὖν ἁπάντων ἐστὶ πρᾳότατον, ὥστε καὶ ἀναπαύσασθαι δεομένῳ συμφορώτατον εἶναι καὶ ἀρρώστου δύναμιν ἀνακαλέσασθαι δυνατώτατον καὶ γέροντι καὶ παιδὶ συμφορώτατον.
ὅσα δὲ τούτου μὲν ἰσχυρότερα, τοῦ δ’ ἄκρως σφοδροῦ πρᾳότερα διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας ἐνεργεῖται, χρὴ καὶ ταῦτα γιγνώσκειν, ὅστις γ’ ὀρθῶς βούλεται διὰ παντὸς αὐτὴν μεταχειρίζεσθαι. καὶ γὰρ εἴ ποτε δι’ ἀναγκαίων ἔργων, οἷά τινα πολλὰ πολλάκις ἡμᾶς καταλαμβάνει, πονήσειας ἀμέτρως ἢ τοῖς ἄνω μέρεσι καὶ τοῖς κάτω πᾶσιν ἢ ποσὶ μόνοις ἢ χερσὶν, ἔνεστί σοι διὰ τοῦδε τοῦ γυμνασίου τὰ μὲν ἀναπαῦσαι, τὰ πρότερον κεκμηκότα, τὰ δ’ εἰς τὴν ἴσην ἐκείνοις κίνησιν καταστῆσαι, τὰ πρότερον ἀργὰ παντελῶς μεμενηκότα. τὸ μὲν γὰρ ἐκ διαστήματος ἱκανοῦ βάλλειν εὐτόνως, ἢ οὐδὲν τοῖς σκέλεσιν ἢ παντάπασιν ὀλίγα χρώμενον, ἀναπαύει μὲν τὰ κάτω, τὰ δ’ ἄνω κινεῖ σφοδρότερον·τὸ δ’ ἐπὶ πλέον διαθέοντα καὶ ὠκέως ἐκ πολλῶν διαστημάτων ὀλιγάκις προσχρῆσθαι τῇ βολῇ τὰ κάτω μᾶλλον διαπονεῖ. καὶ τὸ μὲν ἠπειγμένον ἐν αὐτῷ (909K) καὶ ταχὺ χωρὶς συντονίας ἰσχυρᾶς τὸ πνεῦμα μᾶλλον γυμνάζει·τὸ δ’ εὔτονον ἐν ταῖς ἀντιλήψεσι καὶ βολαῖς καὶ λαβαῖς, οὐ μὴν ταχύ γε, τὸ σῶμα μᾶλλον ἐντείνει τε καὶ ῥώννυσιν·εἰ δ’ εὔτονόν θ’ ἅμα καὶ ἠπειγμένον εἴη, διαπονήσει τοῦτο μεγάλως καὶ τὸ σῶμα καὶ τὸ πνεῦμα καὶ πάντων ἔσται γυμνασίων σφοδρότατον. ἐφ’ ὅσον δὲ δεῖ καθ’ ἑκάστην χρείαν ἐπιτείνειν τε καὶ ἀνιέναι, γράψαι μὲν οὐχ οἷόν τε, τὸ γὰρ ἐν ἑκάστῳ ποσὸν ἄρρητον, ἐπ’ αὐτῶν δὲ τῶν ἔργων εὑρεῖν τε καὶ διδάξαι δυνατόν, ἐν ᾧ δὴ καὶ μάλιστα τὸ πᾶν κῦρος·οὐδὲ γὰρ ἡ ποιότης ἐστὶ χρήσιμος, εἰ τῷ ποσῷ διαφθείροιτο. τοῦτο μὲν δὴ τῷ παιδοτρίβῃ μεθείσθω τῷ μέλλοντι τὸ γυμνάσιον ὑφηγεῖσθαι.
V. Τὸ δ’ ὑπόλοιπον τοῦ λόγου περαινέσθω. βούλομαι γὰρ ἐφ’ οἷς εἶπον ἀγαθοῖς προσεῖναι τῷδε τῷ γυμνασίῳ μηδ’ οἵων τε καὶ ὅσων ἐκτός ἐστι κινδύνων παραλιπεῖν, οἷς τὰ πλεῖστα τῶν ἄλλων περιπίπτει. δρόμοι μὲν γὰρ ὠκεῖς πολλοὺς ἤδη διέφθειραν, ἀγγεῖον ἐπίκαιρον ῥήξαντες. οὕτω δὲ καὶ φωναὶ μεγάλαι θ’ ἅμα καὶ σφοδραὶ καθ’ ἕνα χρόνον (910K) ἀθρόως ἐκφωνηθεῖσαι μεγίστων κακῶν οὐκ ὀλίγοις αἴτιαι κατέστησαν. καὶ μέντοι καὶ ἱππασίαι σύντονοι τῶν τε κατὰ νεφροὺς ἔρρηξάν τι καὶ τῶν κατὰ θώρακα πολλάκις ἔβλαψαν, ἔστι δ’ ὅτε καὶ τοὺς σπερματικοὺς πόρους, ἵνα τὰ τῶν ἵππων ἁμαρτήματα παραλείπω, δι’ ἅ γε πολλάκις ἐκπεσόντες τῆς ἕδρας οἱ ἱππεῖς παραχρῆμα διεφθάρησαν. οὕτω δὲ καὶ τὸ ἅλμα καὶ ὁ δίσκος καὶ τὰ διὰ τοῦ σκάπτειν γυμνάσια πολλοῖς μελῶν τι διέστρεψε γυμνασθεῖσιν. τοὺς δ’ ἐκ τῆς παλαίστρας τί δεῖ καὶ λέγειν, ὡς ἅπαντες λελώβηνται τῶν Ὁμηρικῶν Λιτῶν οὐδὲν μεῖον; ὡς γὰρ ἐκείνας φησὶν ὁ ποιητὴς “χωλάς τε ῥυσάς τε παραβλῶπάς τ’ ὀφθαλμώ,” οὕτω τοὺς ἐκ τῆς παλαίστρας ἴδοις ἂν ἢ χωλοὺς ἢ διεστραμμένους ἢ τεθλασμένους ἢ πάντως γέ τι μέρος πεπηρωμένους. εἰ δὴ πρὸς οἷς εἶπον ἀγαθοῖς ἔτι καὶ τοῦθ’ ὑπάρχει τοῖς διὰ τῆς σμικρᾶς σφαίρας γυμνασίοις, ὡς μηδὲ κινδύνῳ πελάζειν, ἁπάντων ἂν εἴη πρὸς ὠφέλειαν ἄριστα παρεσκευασμένα.
GALENOS, KÜÇÜK TOP İLE EGZERSİZ HAKKINDA
I. Ey Epigenes, fiziksel egzersizlerin sağlık için ne kadar yararlı olduğu ve onun yiyeceklerden önce gelmesi gerektiğinden, geçmişteki insanlar – hem filozofların hem de hekimlerin en iyileri yeterince bahsettiler. Ancak küçük topla yapılan egzersizlerin diğer şeylerin ne kadar ötesinde olduğunu, daha önce hiç kimse layıkıyla uzun uzadıya anlatmadı. Şu hâlde bildiğimiz şeyleri söylememiz doğru olur; böylece bunlar sanatını en iyi şekilde uygulamış olan senin tarafından değerlendirilecek, bu bilgiyi paylaştığında ise diğerlerine de yararlı olacaktır.
Zira tüm fiziksel egzersizlerin içinde en iyisinin, sadece (900K) bedeni sıkı bir şekilde çalıştırmaya değil, bilakis ruhu da hoşnut etmeye muktedir olan egzersizler olduğunu söylüyorum. Köpeklerle ve diğer vahşi hayvanlarla yapılan avları keşfeden, bunlardaki eforu zevk, haz ve ün severlikle harmanlayanlar, insan doğasını iyi bir şekilde öğrenmiş olan bilge insanlardı. Zira ruhun devinimi o derece güçlüdür ki birçoğu sadece hoşnut olduğu için hastalıklardan kurtulurken, birçoğu da sıkıntı içinde olduğundan ele geçirildiler. Bedeni ilgilendiren durumlardan hiçbiri, ruhu ilgilendirenlere üstün gelecek kadar güçlü değildir. Bu nedenle ne tür olursa olsun ruhun hareketlerini ihmal etmemek gerekir, bedenin (hareketlerinden) daha çok (ruhunkilerle) ilgilenilmelidir, çünkü ruh bedenden çok daha önemlidir. Bu, elbette zevkle yapılan tüm egzersizler için müşterektir, ancak küçük top aracılığıyla (yapılan) egzersizlerin dikkat çekici özelliklerini, şimdi ayrıntılı olarak anlatacağım.
II. İlk olarak, uygulanması kolaydır. Her halükârda en azından diğer tüm, vahşi hayvan avları ve köpeklerle avlanma uygulamaları için ne kadar hazırlığa ve de boş zamana ihtiyaç olduğunu düşünürsen, (901K) açıkça anlayacaksın ki, ne kamusal işlerle uğraşanlardan ne de sanat icra edenlerden hiç kimsenin böylesi egzersizleri uygulaması mümkündür. Zira (bunlar için) insanın hatırı sayılır şekilde zengin ve azımsanmayacak kadar boş zamana sahip olması gerekir. Küçük topla egzersiz sadece bir philantropos için değildir, çünkü en fakir olanlar bile bunun için araçtan yoksun kalmazlar, – ağlara, silahlara, atlara, av köpeklerine değil, bilakis tek bir topa ihtiyaç vardır ve küçük olanı bile (yeter). – Üstelik, diğer fiziksel aktivitelere karşı ihtiyatlıdır öyle ki onun yüzünden diğer egzersizlerin hiçbirini ihmal etmeyi gerektirmez. Ve doğrusu, tamamen insani bir eyleme ve faaliyete izin veren bir şeyden daha kolay ne olabilir? Zira avlarla ilgili egzersizleri kullanabilme kolaylığı bize bağlı değildir; ekipmanların temin edilmesi için hazırlık zenginliği ve uygun zamanın gözetilmesi için boş zaman aylaklığı gerektirir. Bu egzersiz için ekipmanların hazırlığı en fakir olanlar için bile kolaydır, ayrıca yeteri kadar meşgul olanlar da fayda görme fırsatını elde eder. O halde uygulanmasının kolaylığı dolayısıyla çok elverişlidir.
Eğer (küçük topla) (902K) egzersizlerin her biri için neye muktedir olduğunu ve doğasının ne olduğunu dikkatlice inceleyecek olsan, bu egzersizin diğerlerinin içinde en faydalısı olduğunu bilhassa öğrenirsin. Zira güçlü ya da yumuşak olduğunu ya da yukarıdansa aşağı kısımları daha çok, ya da diğerlerinden ziyade (bedenin) bir kısmını hareket ettirdiğini keşfedeceksin, örneğin bel, baş, kollar ya da göğüs kafesi. Diğer (egzersizlerden) hiçbiri bedenin tüm parçalarını eşit olarak hareket ettirmez, ayrıca son derece güçlü hale getirebilir ya da son derece yumuşak seviyeye indirebilir, bu sadece küçük topla egzersiz aracılığıyla olur. Bizzat bireysel istekler ve vücudun ortaya çıkan ihtiyaçları doğrultusunda, kâh son derece hızlı kâh son derece yavaş, son derece şiddetli ya da nazik olabilir. Böylece, şayet bunun yararlı olması bekleniyorsa, (vücudun) tüm kısımlarını hep birlikte hareketlendirmek mümkün olabilir ya da bunun belirli bir zaman için faydalı olması bekleniyorsa, diğerlerinden ziyade bazı kısımları hareketlendirmek mümkündür.
Birbirleriyle karşı karşıya yerleştiklerinde ve (topu) ortadaki kişinin engellemesini önlemeye çalıştıklarında, bu enseden yakalama ve güreşe ait birçok tutuşu ilişkilendiren çok güçlü ve kuvvetli bir egzersizdir. Bu sayede baş ve boyun enseden yakalama (hareketi) ile, yanlar, (903K) göğüs kafesi ve
mideye (karın) kolların çevrelenmesi, iterek uzaklaştırma, sağlam bir pozisyon oluşturma ve diğer güreşe ait tutuşlarla güçlü bir şekilde çalıştırılır. Egzersizin bu şekliyle bel ve bacaklar şiddetli bir şekilde gerginleşir ve sağlam / sıkı bir adım atma çabasıyla güç kazanır. Hem ilerlemek hem geri adım atmak hem de yanlara sıçramak bacaklar için hatırı sayılır bir egzersizdir; aslında, gerçeği söylemek gerekirse, tüm kısımların her birini en doğru şekilde hareket ettiren tek (egzersizdir). Öne hamlede bazı sinir ve kaslar, geri hamlede ise diğerleri çok fazla çalışır, aynı şekilde yanlardaki pozisyon değişikliklerinde ise zıt (sinir ve kasların çalışması söz konusudur). Öte yandan, bacaklarını tek bir formda hareket ettiren biri, koşanların yaptığı gibi, düzensiz ve eşit olmayan bir şekilde (vücudunun) kısımlarını çalıştırır.
III. Bacaklar için olduğu gibi kollar için de (egzersizin) tüm biçiminde küçük topu yakalamaya hazır olduklarından, bu egzersiz en uygunudur. Bu durumda çeşitli biçimlerde, kasların bazısının o anda, diğerlerinin ise başka bir zamanda daha güçlü bir şekilde gerilmesi zorunludur; böylece hepsi eşit bir şekilde sırasıyla çalışır (904K) hem de aktivitelerdeki duraklamalar esnasında dinlenir; bu şekilde sırayla hepsi bir hareket edip bir dinlenerek ne tamamıyla boş kalır ne de sadece çalışarak güç sarf eder. Görme yeteneğini de çalıştırır, şöyle ki, şayet tüm hızıyla ona doğru gelen topun aşağıya doğru hareketini algılayamayan birinin, topu yakalamada tamamen başarısız olması gerektiği düşünüldüğünde (bunu) anlamak mümkündür. Buna ek olarak (topu) düşürmemek ve ortadaki kişinin, durdurduğu taktirde, topu kapmasını engellemek endişesiyle zihinsel yetiyi de keskinleştirir. Endişe tek başına zayıf düşürür, biraz egzersizle ve onurseverlikle karıştırılıp zevke sonuçlanırsa, sağlık için bedene, dirayet için de ruha çok büyük yarar sağlar.
Egzersiz her iki yönden- hem bedene hem de ruha, her birinin bizzat kendi faziletine fayda sağlamaya muktedir olduğunda, hiç de az olmayan bir yarara (sahiptir). Kent yöneticilerinin/krallarının generallere bilhassa (uygulamalarını) buyurduğu en önemli egzersizlerin her ikisini de terbiye etmeye muktedir olduğunu görmek zor değildir. (905K) İyi komutanların görevleri, zamanında saldırmak ve (saldırırken) görünmeyen olmak, fırsatı hızla ele geçirmek, düşmanlarına ait olan şeyleri ya zor kullanarak ya da beklenmeyen bir saldırıya geçip ele geçirmek ve sahip olduğu şeyleri korumaktır. Genel olarak bir komutanın hem nöbetçi hem de hırsız (olarak) becerikli olması gerekir, bunlar onun tüm sanatının asıl mevzusudur. Şu halde, kazanılmış olanı korumak, kaybedilmiş olanı yeniden kazanmak ya da düşmanların niyetini önceden fark etmek için başka hangi egzersiz bu kadar yeterli ön alıştırma yaptırır? Eğer birisi var olduğunu söylerse, şaşırırım. Zira egzersizlerin birçoğu aksi bir şekilde zekayı tembel, uyuşuk ve yavaş çalıştırır. Ayrıca palaestrada birçok taç ödüllü oyunlar için uygulanan böylesi egzersizler erdemden ziyade çok fazla et / şişmanlık getirir. Her halükârda birçoğu o kadar çok şişmanladılar ki zor nefes aldılar. Böylesi (adamlar) savaşta iyi komutanlar ya da kraliyet veya vatandaşlıkla ilgili meselelerin yöneticileri olamazlar. Her ne olursa olsun herhangi biri, bunlardansa domuzlara daha çok güvenirdi.
Koşuyu ve vücudu incelten diğer egzersizleri de benzer şekilde uygun bulduğumu düşünebilirsin. Ancak bu (906K) böyle değil. Zira ben her yerde orantısızlığı eleştiriyorum ve her sanatın orantılı uygulanması gerektiğini söylüyorum, şayet bir şey orantıdan yoksunsa, bu iyi değildir. Bu yüzden kondisyonu zayıflattığı ve erkek ruhunu hiç eğitmediği için koşuyu tavsiye etmiyorum. Elbette zafer kazanmak, hızlı bir şekilde kaçanların değil, bilakis üstün gelmek için göğüs göğüse mücadele edenlerindir. Bu sebepten dolayı Lakedaimonialılar çok hızlı koşmada değil, ancak cesaretli kişiler olarak kaçmamakta muktedirdiler. Sağlık açısından da iyice incelersen, vücudun kısımları eşit olmayan bir şekilde çalıştığı ölçüde sağlıksızdır. Bu süreçte vücutta bazı kısımlar aşırı derecede çalışmak zorundayken, bazıları tamamıyla hiçbir şey yapmaz. Bunlardan hiçbiri iyi değildir, bilakis her ikisi de hem hastalıkların tohumlarını besler hem de düşük bir kapasite oluşturur.
IV. Bu sebeple hem bedenin yeterli ölçüdeki sağlığını hem (vücudun) kısımlarının uygunluğunu hem de ruhun erdemini sağlayan egzersizi özellikle taktir ediyorum, ki tüm bunlar küçük topla yapılan (egzersizde) bulunur. Zira ruha tümüyle yararlı olabilir ve vücudun tüm kısımlarını eşit düzeyde çalıştırabilir. Özellikle hem sağlık için faydalıdır hem de uygun ölçüde kondisyon oluşturur, ne orantısız şişmanlık ne de aşırı zayıflık getirir, bilakis güç gerektiren egzersizler için yeterli, aynı derecede hız gerektiren işler için uygundur. Böylece gerçekten bu (egzersizdeki) fazla gücün / enerjinin, diğer egzersizlerin hiçbirinden hiçbir bakımdan eksiği yoktur. Şu hâlde yine de aşırı yumuşaklığı gözden geçirelim. Çünkü, hem ağır işleri taşıyamayacağı ya da artık katlanamayacağı zaman hem de meşakkati azaltmanın ya da hastalıktan kurtulmanın istendiği bir yaşta buna ihtiyaç duyarız. Bana öyle geliyor ki, bunda bile diğer tüm (egzersizlerden) daha fazlasını sunar. Şayet aşırıya kaçmadan/ölçülü bir şekilde uygularsan, hiçbir şey bu kadar yumuşak/nazik olmaz. Şu hâlde, bu şartlar altında, ölçüden hiç uzaklaşmadan, bazen yavaşça ilerleyerek, bazen de bir yerde bekleyerek, çok fazla mücadele etmeden ortada (bir pozisyon) almak, sonrasında da zeytinyağıyla yumuşak bir masaj ve sıcak banyoları kullanmak (908K) gerekir. Şüphesiz bu hepsinden daha yumuşak olanıdır, öyle ki dinlenmeye ihtiyaç olduğunda en yararlı, zayıf bir kapasiteyi iyileştirmek için en etkili, hem yaşlılar hem de çocuklar için en yararlı olanıdır.
Bundan daha güçlü ancak en şiddetli olandan daha yumuşak olanlar da küçük top aracılığıyla uygulanır. Bunu bütünüyle doğru bir şekilde uygulamak isteyenlerin bu şeyleri öğrenmesi gerekir. Zira, eğer bazen bizlerin sıklıkla üstlendiği zorunlu işlerden dolayı, ya alt ve üstteki tüm kısımlarda ya sadece ayaklar ya da ellerde orantısız bir şekilde çok çalışma olursa, bu egzersiz aracılığıyla önceden çalıştırılmış olan kısımları dinlendirmek, önceden tamamıyla boşta kalmış olan kısımları da öncekiyle eşit bir harekete getirmek senin için mümkündür. Çünkü (birisi topu) yeterli mesafeden enerjik bir şekilde atarsa, ya bacaklarını hiç kullanmaz ya da gerçekten çok az kullanır, bu şekilde aşağı (kısımlar) dinlenir, yukarı (kısımlar) ise şiddetli bir şekilde hareket eder. Öte yandan çok fazla koşarak, hızlı bir şekilde çok uzak mesafelerden birkaç kez atıştan yararlanmak alt kısımları daha çok çalıştırır. Ve bunda (909K) güçlü bir enerji/tansiyon olmaksızın hız ve ivedilik söz konusu olduğunda nefes daha çok çalışır. Kavrayışlarda, atışlarda ve tutuşlarda gerçekte hızlı değil ama enerjik olan bedeni çok fazla zorlar ve güç sarf eder. Oysa ki hızla birlikte enerji olursa, bu şekilde hem beden hem de nefes çok fazla çalışacaktır ve tüm egzersizlerin içinde en kuvvetlisi olacaktır. Her kullanımda ne kadar zorlamanın ve bırakmanın yeterli olduğunu yazmak imkansızdır, çünkü her durum için miktar söylenmemiştir, (bunu) çalışmaların kendisinde keşfetmek ve öğrenmek mümkündür, bunun tüm ispatı kendi içindedir. Çünkü, şayet miktar bozulursa, nitelik yararlı olmaz. Bu, egzersizi öğretecek olan paidotribese bırakılmalıdır.
V. Tartışmanın geri kalanını bitirelim. Burada bu egzersize ait olan iyi şeyleri söylemek istiyorum, ne tür ve ne kadar olursa olsun, diğer (egzersizlerin) çoğunun karşılaştığı tehlikelerden hariç bırakılmıştır. Hızlı koşular, hayati damarı yırtıklarında birçoklarını hemen öldürürdü. Bu şekilde, yüksek ve aynı zamanda güçlü sesler de bir seferde aniden haykırıldığında, (910K) az olmayacak sayıda (insanda) büyük zararlara sebep olur. Ve gerçekten şiddetli ata binme böbreklerle ilgili şeylerin yırtılmasına ve sıklıkla göğüs kafesiyle ilgili şeylerin ve hatta bazen de sperm kanallarının sakatlanmasına (sebep olur). Burada atların hatalarını es geçiyorum, ki sıklıkla atın sırtından düştükleri için biniciler hemen ölürlerdi. Aynı şekilde atlama, disk atma ve kazma aracılığıyla (yapılan) egzersizler esnasında uzuvlardan birinin burkulmasına /dönmesine (sebep olurdu). Hepsi de Homeros İlahilerindekinden daha az sakatlanmamış olan palaestradan çıkanlar için ne söylemek gerekir? Zira şairin onlara dediği gibi “hem topal, hem (yüzleri) kırışık, hem de gözleri kör”, bu şekilde palaestra’dan çıkanları topal, eğri büğrü, ezilmiş ya da bir kısmı tamamen sakatlanmış (olarak) gözlemlersin. Söylediğim iyi şeylere ek olarak küçük top aracılığıyla egzersizler gerçek şu ki hiçbir tehlike taşımadığından, fayda açısından hepsinden daha iyi bir hazırlık olacaktır.
[1] Paus. II. 26. 8.
[2] Mart. epigr. XVI. 2.
[3] Front. Ep. III. 10.
[4] Ael. Arist. Hier. Log.; Cass. Dio. LXXVIII. 15.
[5] Johnston 2006, 7.
[6] Mattern 2008, 3.
[7] Johnston 2018a, 766.
[8] Gal. de ordine librorum suorum XIX. 59K.
[9] Johnston 2018a, 767. Bu atama Galenos’un anatomi ve her türlü yara ve kırık üzerine uzmanlaşmasını sağlamıştı, bk. Rocca 2003, 4-5.
[10] Gal. Praec. XIV. 608 K.
[11] Gal. AA I. 1 (2.215–216 K)’da Boethius’u öven bir giriş bir kısmı yazmıştır.
[12] Johnston 2018a, 767-8.
[13] Gal. Med. Exp. XIX. 37. 11.
[14] Johnston 2018a, 768.
[15] Singer 1997, L-LII ve Johnston 2006, 8’den geliştirilmiştir.
[16] Gal. Aff. Dig. I. 8; V. 41.
[17] Nutton 2020, 17-18.
[18] Gal. Praec. XIV. 623, 648 K.
[19] MS 180 yılından sonra bir tarihte yazdığı bu eseri, neredeyse eksiksiz bir şekilde ele geçen eserlerinden biridir; bk. Scarborough 1985, 171-172.
[20] Marquardt 1884 ve Johnston 2018b edisyon olarak kaynak alınmıştır.
[21] Scarborough 1985, 171.
[22] Galenos’a göre ruh için de yapılan egzersizler vardır. De consuetudinibus adlı incelemesinde “ruh için jimnasitik egzersizleri” ifadesini kullanmıştır.
[23] Jouanna 2009, 201.
Galenos, Küçük Top ile Egzersiz Hakkında. Çev: N. Çokbankir Şengül, Libri VII, 81-90
Kalıcı bağlantı adresi: http://www.libridergi.org/2022/lbr-0318